Our technique seems safe and practical for trocar placements for eLRP and eRALP in patients with lower abdominal incision scars.
The study was presented as an oral presentation at the 6th Minimal Invasive Urological Surgery Congress held in Antalya on 5-
Transobturator tape (TOT) ve tension free vaginal tape (TVT) operasyonları stres tipte idrar kaçırma (StİK) tedavisinde kullanılan standart orta üretra askı cerrahileridir. Çalışmamızda, TOT/TVT operasyonlarının; klinik başarı, komplikasyon ve uzun dönem etkinlik/güvenilirliğini değerlendirmeyi amaçladık. Materyal ve Metot:Tek bir cerrah tarafından 2011-2020 tarihleri arasında spinal anestezi altında orta üretral askı (TOT ve TVT) cerrahisi uygulanan toplam 79 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Hastaların pre-operatif anamnez, fizik muayene, laboratuvar değerlendirmesi ve ürodinamik incelemeleri yapıldı. Hastaların cerrahi başarısı, per-operatif komplikasyonları, post-operatif erken dönem ve geç dönem komplikasyonları değerlendirildi.Bulgular: Orta üretra askı operasyonu uygulanan 41(%51,9) hastaya TOT ve 38 (%48,1) hastaya TVT cerrahisi uygulandı. Hastaların ortalama yaşı 54,5±9,5 yıl ve ortalama takip süresi 55,4 (min 2,9-max 113,7) aydır. Cerrahi sonrası 77 hastada (%97,5) StİK şikayetinin tamamen ortadan kalktığı gözlenirken, TVT uygulanan 2 (%2,5) hastada sıklığı azalmış olsa da StİK'nın devam ettiği gözlendi. Postoperatif dönemde 4 (%5) TVT hastasında ve 5 (%6,3) TOT hastasında de-nova sıkışma tipi idrar kaçırma gözlendi.Sonuç: Orta üretra askı operasyonlarından TOT ve TVT cerrahileri StİK tedavisinde başarı oranları yüksek tedavi seçenekleridir. TVT operasyonunda TOT cerrahisine göre komplikasyon oranlarının düşük oranda da olsa yüksek olmasına rağmen uzun dönem izlem sonrası her iki operasyonun da etkili ve güvenilir olduğu tespit edildi.Anahtar Kelimeler: Orta üretral askı cerrrahisi, trans-obturator teyp (TOT), tension free vaginal teyp (TVT), stres tipte idrar kaçırma.
Renal Kitle ile Başvuran Her Hastaya Toraks Görüntülemesi Yapmamız Gerekli mi?Objective: Current guidelines for the management of renal mass recommend thoracic imaging for potential metastatic nodules. Small size of the renal mass can be associated with low metastatic potential, which might question the necessity of thoracic imaging in this patient population. This study sought to evaluate the association of thoracic imaging findings with the renal mass characteristics in patients with pathologically proven renal cell carcinoma (RCC). Materials and Methods:We performed a retrospective analysis of patients with RCC, who underwent radical/partial nephrectomy and had baseline thoracic imaging available for review. Patients with a suspicious pulmonary mass were evaluated by the Department of Thoracic Surgery. Presence of lung nodule(s) and metastasis was determined and compared with patient and renal mass characteristics. Results: A total of 215 patients were included in the study. Pulmonary nodules suspicious for malignancy were present in 26.8% of the cases and 42% of these patients underwent further examination for the presence of a pulmonary mass. Pathological examination of the pulmonary nodule revealed RCC metastasis in 80% of patients who underwent biopsy or excision of the pulmonary nodule. Of note, in the subgroup analysis according to the pathological stage of the renal mass, 19.3% of patients with pT1a disease had a suspicious pulmonary mass on thoracic imaging. Of these patients, 25% underwent further examination of the pulmonary nodule with a RCC metastasis in 66.6%. Conclusion:The presence of suspicious lung nodules in patients with RCC has metastatic potential regardless of the size of the renal mass. These findings underscore the importance of baseline thoracic imaging and vigilant further evaluation of patients in whom pulmonary nodules are identified. Keywords: Renal cell carcinoma, pulmonary metastasis, renal mass, thoracic imaging Amaç: Renal kitle ile başvuran hastalarda akciğerlerin olası metastazlar açısından görüntülenmesi önerilmektedir. Renal kitlelerin küçük boyutlarda saptanmaları düşük metastatik potansiyele sahip olduklarını düşündürebilir ve bu nedenle toraks görüntülemesinin gerekliliği bu hasta grubunda tartışma konusu olabilir. Bu çalışmamızda renal kitle nedeniyle opere edilen ve patolojisi renal hücreli karsinom (RHK) olarak rapor edilen hastalarda, toraks görüntülemesi bulgularının renal kitle özellikleri ile ilişkisini araştırdık. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda kliniğimizde uygulanan radikal/parsiyel nefrektomi ameliyatı patolojisi RHK olarak rapor edilen ve ameliyat öncesi toraks görüntülemesi yapılmış hastalar retrospektif olarak değerlendirildi. Akciğerde şüpheli kitle saptanan hastalar göğüs cerrahisi bölümü tarafından değerlendirildi ve metastaz olduğu düşünülen lezyonlarından örnekleme yapıldı. Renal kitleye ait patolojik incelemede rapor edilen bulgular ile akciğerdeki şüpheli kitle ve metastaz saptanma oranları karşılaştırıldı. Bulgular: RHK tanı alan 215 hastadan %26,8'i...
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.