Amaç: Bu çalışmada romatolojik hastalıklarda tamamlayıcı ve alternatif tıp (TAT) kullanım sıklığının ve en sık kullanılan TAT yöntemlerinin belirlenmesi ve bunun yanı sırahastaları TAT kullanımına teşvik eden bilgi kaynaklarının ve hekimlerin TAT kullanımı ile ilgili tutumlarının değerlendirilmesi amaçlandı. Hastalar ve yöntemler:Romatolojik hastalığı olan 318 hasta (212 kadın, 106 erkek; ort. yaş 48.0±15.1 yıl; dağılım 18-79 yıl) ile demografik değişkenler, TAT kullanım öyküsü, tercih edilen TAT yöntemleri ve hastaları TAT kullanımına teşvik eden bilgi kaynakları ile ilgili yüz yüze görüşmeler yapıldı. Tamamlayıcı ve alternatif tıp yöntemleri; 1-Akupunktur, 2-Biofeedback, 3-Beslenme değişiklikleri, 4-Vücut temelli uygulamalar, 5-Manyetik veya bakır cihazlar, 6-Davranışsal yöntemler ve 7-Diğerleri olarak kategorize edildi. Bulgular:Hastaların yaklaşık yarısı (%46.2) en az bir TAT yöntemini tecrübe etmişti. En sık kullanılan TAT yöntemleri beslenme değişiklikleri (%28.9) ve vücut temelli (%16.4) uygulamalardı. Hastalığı inflamatuvar olmayan kişiler, inflamatuvar olanlara kıyasla, daha sık TAT kullanmışlardı (p= 0.023). Kullananların %26.5'i TAT'ın faydalarından memnun iken, %73.5'i yetersiz ya da etkisiz olduğuna inanıyordu. Tamamlayıcı ve alternatif tıp kullanan hastaların çoğu, yakınları veya kitle iletişim araçları tarafından teşvik edilmişti; yalnızca %13.6'sı hekimlerin önerisi doğrultusunda TAT kullanmıştı. Hekimlerin yarısı TAT kullanımı konusunda ilgisizdi.Sonuç: Romatolojik hastalığı olanlar arasında TAT yöntemleri sıkça kullanılır. Ancak TAT hakkında en sık bilgi kaynağı bir sağlık çalışanı yerine, ne yazık ki, hasta yakınları veya kitle iletişim araçları olmaktadır. Bu nedenle, hekimler hastalarını TAT yönteminin kullanımı hakkında geniş olarak bilgilendirmek için yeterli bilgi donanımına sahip olmalıdır.
Lichen simplex (LS) is characterized by circumscribed, lichenified, pruritic patches that may develop on any part of the body. Macular amyloidosis (MA) is the form of primary localized cutaneous amyloidosis. Transcutaneous electrical nerve stimulation (TENS) uses a pulsed electric current generated transcutaneously by a device to cause impulses to be carried along large-diameter afferent nerves. In this article, we report the effects of TENS on the Dermatology Life Quality Index (DLQI) measures and visual analogue scale (VAS) scores in patients with pruritus, in whom LS and MA were diagnosed. All patients with MA and six (75%) patients with LS had relief of their pruritus with TENS therapy. At week 2, there was a significant difference in median VAS scores between baseline in the group of LS (P = 0.007). At 4 weeks of therapy, statistically significant differences were observed compared with the baseline and week 2 in the median VAS scores in the group of MA (P < 0.001). There was also a statistically significant improvement in median DLQI total scores with respect to baseline, which was achieved as early as week 2 in patients with LS and MA who were on the TENS treatment (P = 0.006, P = 0.001, respectively).
ÖZET: Amaç: Modern tıp yaşamı uzatmakla birlikte hekimler ölmekte olan bireyin tedavi ve bakım uygulamalarında etik ikilemler yaşamaktadırlar. Bu araştırmada amaç etik eğitiminin tıp fakültesi öğrencilerinin yaşamın sonuyla ilgili tutumları üzerine etkisini belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Klinik deneyimi olmayan ve daha önce yaşamın sonuyla ilgili etik eğitimi almamış 97 tıp fakültesi öğrencisine anket uygulanmıştır. Bir yıllık klinik eğitim süreci sonunda yapılan etik eğitimi sonrası anket ikinci kez uygulanmıştır. İstatistiksel değerlendirmede McNemar testi ve yüzdelik dağılım kullanılmıştır. Bulgular: "Tedavisi mümkün olmayan ileri evreye ulaşmış kanser olduğu hastaya anlatılmalı" ifadesine etik dersi alanlarda katılım %78,4, almayanlarda %60,8'dir (p=0,009). "Hekim ve hastanın ventilasyon cihazına bağlanmaması yönündeki ortak kararını aile kabul etmez ise hasta cihaza bağlanmalı" ifadesine olumlu görüş bildirme oranı etik eğitimi almayanlarda %72,2, alanlarda %43,3 (p=0,000). "Doktorun hastayı ventilasyon cihazına bağlamak istemesine rağmen hasta ve ailenin isteği doğrultusunda hastanın cihaza bağlanmaması" ile ilgili ifadeye eğitim almayanların %39,2'si eğitim alanların %62,9'u katılmıştır (p=0,002). "Hastanın acılarını sonlandıracak ve ölümüne neden olacak miktarda ağrı kesici ilaç istediği, ancak doktorun hastayı sadece bir kez gördüğü durumda; aile aşırı doz ilaç verilmesini kabul ederse doktor ilacı vermelidir" ifadesine katılanların oranı eğitim almayanlarda %33, eğitim alanlarda %63,9 (p=0,000). Sonuç: Yaşamın sonuyla ilgili kararlarda hasta özerkliğine saygının etik eğitimi sonrasında artığı, ancak hastanın ölümüne neden olacak uygulamalarda özerkliğin istendik düzeyde olmadığı ve hekimin hastayla ilişki süresinin karar verme sürecine etki ettiği görülmüştür. ABSTRACT:
This study is an investigation of the views of medical students (N=15) and physicians (N=14), in Turkey, on conscientious objection through elaboration on their experiences in medical practice within the framework of conscientious objection, and evaluation of the data from an ethical perspective. The data received from in‐depth interviews were evaluated by using the thematic content analysis method. They were then divided into contexts and themes as follows: “Refusal to provide healthcare services,” “scope of conscientious objection,” and “impact of conscientious objection (in case of legal entitlement).” The opinions of our research participants suggest that conscientious objection has become widespread in medical practices. It is argued that the tendency of healthcare providers and patients to find temporary resolutions to ethical dilemmas only complicates such resolutions. It is imperative, therefore, to set a rational limit on conscientious objection so as to prevent the adoption of an attitude shaped completely by the personal beliefs of the physician or the patient.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.