No abstract

Purpose Food neophobia can describe the fear of the unfamiliar foods. It has many causes such as environmental, cultural, and genetic factors. This situation reduces the consumption of new or unfamiliar foods as well as other foods. The aim of this study is to investigate does food neophobia affect mediterranean diet adherence and eating disorders in university students. Methods In this cross-sectional study, 1277 university students were included between the ages of 18–24. The data were collected an online questionnaire. The questionnaire consisted of sociodemographic characteristics, Food Neophobia Scale (FNS), Mediterranean Type Diet Quality Index (KIDMED) and, Eating Disorder Examination Questionnaire (EDE-Q). Results Men's FNS scores (38.5 ∓ 10.97) were significantly lower than women (40.8 ∓ 9.21). Likewise, men's EDE-Q score (3.5 ∓ 3.32) was found to be significantly lower than females (4.4 ∓ 4.05). 69.5% of the individuals did not experience food neophobia, underweight (11.0%) were more neophobic than obese (4.4%) and there was no significant difference according to BMI classification (p > 0.05). A positive correlation was found between age and KIDMED, and a negative correlation was found between BMI and EDE-Q for the food neophobia. Coclusion There is a positive significant correlation between the EDE-Q score and subscales and BMI, and a negative significant relationship between KIDMED. A positive correlation was found between age and KIDMED, and a negative correlation was found between BMI and EDE-Q for the food neophobia. Food neophobia may affect mediterranean diet adherence and eating disorders in university students. Further research is recommended to obtain more certain data. Level of evidence: Level V, cross-sectional descriptive study.

Obez çocuk ve adolesanlarda tip 2 diabetes mellitus ve metabolik sendrom birlikteliğinin görülme sıklığı son yıllarda artış göstermiştir. Ekran karşısında fazla zaman geçirmek ve yanlış beslenme alışkanlıkları bu durumun oluşmasındaki faktörler arasındadır. Sedanter bir yaşam tarzına eşlik eden fazla yağ, tatlı/tuzlu atıştırmalıklar, gazlı içeceklerin tüketimi ve az miktarda meyve ve sebze tüketimi gibi sağlıksız beslenme davranışları obezite ile doğrudan ilişkilidir. Çocukluk çağında kazanılan yanlış beslenme alışkanlıkları ve sedanter yaşam tarzı çocuğun erişkin yaşamını da etkilediği için özellikle önem taşımaktadır. Diğer yandan farklı ülkeler ve bölgeler, beslenme alışkanlıklarını etkileyen ve egemen olan çok çeşitli kültürlere ve sosyoekonomik statüye sahiptir. Bu makalede, tip 2 diabetes mellitus ve metabolik sendrom birlikteliği olan bir pediatrik olgunun Türkiye ve Polonya yaklaşımıyla planlanan tıbbi beslenme tedavileri sunulmuştur.

Pediatride Tip 1 diyabet ve çölyak hastalığı birlikteliğine sıklıkla rastlanmaktadır. Bu birlikteliğin tıbbi beslenme tedavisinde, karbonhidrat sayımı ve glutensiz diyet önerilmektedir. Ayrıca, bu hastalıklara besin alerjisinin de eklenmesi tıbbi beslenme tedavisini daha da zorlaştırmaktadır. Büyüme ve gelişmesinin devam etmesi ve iyi bir metabolik kontrolün sağlanması için gluten içeren ve alerjen besinlerin elimine edildiği, karbonhidrat sayımı modelinin uygulandığı bir beslenme programının diyetisyenler tarafından planlanması gerekmektedir. Bu makalede Tip 1 diyabet, çölyak hastalığı ve besin alerjisi birlikteliği olan bir pediatrik olgu sunulmuştur.