Boşanma büyük bir yaşam geçişi, hayattaki önemli bir değişikliktir. Kişisel açıdan düşünüldüğünde evlilik gibi bir ilişkinin sonlanması ve ayrılık –özellikle psikolojik ve duygusal bağlılık gibi olgularla birlikte düşünülürse- insan için son derece yıkıcı olabilmektedir. Boşanma çoğu insan için zor ve sancılı bir süreçtir. Bu süreçte bireyler kendilerini yoğun stres altında hissetmekte, uyum konusunda zorluk yaşamaktadırlar. Bu açıdan bireyin ruh sağlığı büyük risk altındadır çünkü boşanma ve eş kaybı travmatik bir etkiye sahiptir ve insan hayatındaki en stresli olaylar içerisinde ilk sıralarda yer almaktadır. Diğer taraftan boşanma ile din ve maneviyat arasında yakın bir etkileşim vardır. İnsanlar boşanırken dini referans ve hassasiyetleri gözetmekte, dini değerlendirmelerde ve çıkarımlarda bulunmaktadırlar. Bu çalışma ise boşanma sürecindeki bireylerde depresyon anksiyete stres ve dini başa çıkma ilişkisini konu edinmektedir. Makalede bu konu teorik bilgilerin yanı sıra araştırma Sakarya ilinde yaşayan ve boşanma süreci devam eden bireylerden elde edilmiş amprik veriler çerçevesinde ele alınacaktır. Araştırma boşanma sürecinde bulunan 51’i erkek 67’si kadın olmak üzere toplam 118 Müslüman yetişkin katılımcıyı kapsamaktadır. Katılımcıların depresyon anksiyete ve stres düzeylerini belirlemek için DASS 21 (Depression Anxiety Stress Scales 21) ölçeği, dini başa çıkma davranışlarını belirlemek için ise Dini Başa Çıkma Ölçeği (DBÇÖ) kullanılmıştır. Elde edilen veriler SPSS programı ile analiz edilerek depresyon, anksiyete, stres ve dini başa çıkma davranışları arasındaki istatistikî ilişkiler hesaplanmıştır. Sonuçta boşanma sürecindeki bireylerin dini başa çıkma davranışları ile onların depresyon, anksiyete ve stres düzeylerinin ilişkili olduğu tespit edilmiştir.
Bu çalışma Müslüman yaşlıların pandemi sürecine ilişkin ruhsal etkilenimlerini ve dini/manevi düşüncelerini konu edinmektedir. Pandemide yüksek risk grubunda yer alan yaşlıların dini/manevi düşünceleri; onların iç kaynaklarına işaret etmekle birlikte yaşadıklarını anlamlandırmada ve psikolojik bir sürece dönüşen salgınla mücadelede onlara dayanak temin etmesi bakımından önemlidir. Çalışmanın amacı dini düşünce boyutunda bu kaynakları ve dayanakları gün yüzüne çıkarmaktır. Nitel araştırma paradigmasına uygun bir şekilde mülakat tekniği ile elde edilen veriler analiz edilmiştir. Olumsuz ruhsal etkiler ile yüzleşmek durumunda kalsalar da, Müslüman yaşlıların bu süreci bilişsel olarak bir tür gönenç ve olgunlukla karşıladıkları, itidalle pandemi sürecine yaklaştıkları, inançlarından destek aldıkları ve inançlarını bilgece kullandıkları sonucuna ulaşılmıştır. Dualarının ve dileklerinin umumi ve tüm insanlık için olduğu görülmüştür. Sonuçta Müslüman yaşlıların pandemi sürecinin etkilerine karşı inançlarına dayalı olarak varoluşsal ve kuşatıcı bir anlayışa sahip oldukları bütün bunların da onların benlik bütünlüğü ve olgunlukları ile ilgili olduğu anlaşılmıştır.
Dini şüphe, din psikolojisinin temel araştırma alanları arasında yer alan bir konudur. Bu makalede Albert Camus'nun kurgusal romanı Veba'da bir din adamı olarak karakterize edilen Papaz Paneloux'un salgın sürecinde yaşadığı dini şüpheler ele alınacaktır. Papaz Paneloux'un yaşadığı sorgulamalar, manevi buhranlar ve dini şüpheler; salgın gibi zorlu yaşam olayları karşısında insanın psikolojisini anlamak adına önemlidir. Kurgusal karakter Papaz Paneloux, nitel araştırma desenine uygun bir şekilde örnek olay yöntemi kullanılarak analiz edilmiş ve din psikolojisinin verileri ışığında yorumlanmıştır. Başlangıçta ateşli vaazlar veren Papaz Paneloux salgınla mücadele için sağlık ekiplerine katıldığında dini şüphelere kapılıp inancını sorgulamak zorunda kalmış ve tam bir araftalık hali yaşamıştır. Bu durum, insanı aşan ve zorlayan olaylar karşısında anlam ve kontrol duygusunu sağlamak adına yaşanan doğal psikolojik bir süreç içerisinde ortaya çıkan özgün bir durumu betimlemektedir. Gerek Camus'nün zihnindeki soruları gerekse Paneloux'u karakterini yansıtan ve "felsefi-varoluşsal dini şüphe" olarak isimlendirilebilecek bu sorgulamaların inancı sarsıcı ve inançsızlığa evrilebilecek bir dini şüphe çeşidini oluşturduğu, buna rağmen Paneloux'nun bir inanan olarak kalmayı başarabildiği sonucuna ulaşılmıştır.
Nimet FERAH Gelenekselci felsefenin üç büyük hocasından biri sayılan Schuon'un Kalp Gözü, Metafizik, Kozmoloji, Manevi Hayat ismiyle dilimize kazandırılan eseri, ilk olarak 1950 yılında L'Oeil du Coeur 1 adıyla Paris'te yayımlanmış olup yazarın erken dönem eserlerinden biridir. Kitap, üç kısımda ele alınan 16 makaleden oluşmaktadır. 2 Seyyid Hüseyin Nasr'ın belirttiği üzere 3 eser, sadece öğreti açısından homojenlik arz etmektedir; yoksa makalelerde ele alınan konular birbirinden bağımsız, heterojen bir görünümdedir. Biz burada eseri tanıtırken bazı makaleler temelinde Schuon'un, bizzat belirlediği yöntemi ve kitabın genelinde ortaya çıkan anlayışı ele almayı uygun gördük.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.