This article discusses the various ways in which the hot {caldarium) and warm (tepidariurri) rooms of Roman and Byzantine bathhouses were provided with a wall heating system to complement the underfloor or hypocaust system. Several different methods were devised to create cavities in the walls through which hot air could rise. In some cases a combination of the different methods was used. One of the longest-lasting and widespread methods involved the use of terracotta spacers -small hollow terracotta tubes that were placed as wedges between the main outer wall and the inner revetted wall surface. At Amorium in Phrygia excavations of a small public bathhouse, dating to the sixth-ninth centuries AD, have brought to light a large number of these spacers, together with a few examples of much simpler spacers made out of re-used tile. Examples of both types are described in detail in an accompanying catalogue. OzetBu c,ali §mada, hypocaust olarak bilinen yerden lsitma sistemi dahilinde lsitilan Roma ve Bizans hamamlannin, sicaklik {caldarium) ve llikhk {tepidariurri) mekanlanmn, bu sisteme bagh olarak duvarlardan da lsitilmalarmin c,e §itli tiirleri konu edilmi §tir. Zaman igersinde hamamlan duvarlardan lsitmamn bir 50k degigik teknigi kullanilmi §tir. Bunlardan en 50k tercih edileni ve en uzun sure kullamlani, terracotta spacer sistemi olarak bilinen kiigiik, igi bo § pi §mi § toprak tiiplerin duvar ve mermer siislemeler arasina girerek yapiyi duvarlardan lsitmaya yardimci sistemdir. Phrygia bolgesinin onemli kentlerinden biri olan Amorium 'da yapilan kazilar sonrasi M.S. 6. ve 9. yiizyillara tarihlenen kiic.uk halk tipi bir hamam agiga c,ikanrmi §tir. Bu hamamin kazilan esnasinda ele gegen bir kag adet ikinci kullanim tugla yaninda 50k sayidaki pi §mi § toprak obje konu ile ilgili olarak yeni bilgiler ortaya koymaktadir. Bu buluntular §ahs,ma icerisinde tip ve ozellikleri bakimmdan katalogda detayli olarak ele alinmi §lardir.
ÖzBu çalışma kapsamında Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi koleksiyonunda yer alan ve oldukça iyi durumda olan toplam on bir adet maden haç ele alınmıştır. Ele alınan eserlerin yedisi röliker haç olup, ikisi tören / takdis haçı, diğer ikisi de kolye uçlarına asılan pandantif haçlardan oluşur. Ayrıca koleksiyonda yer alan haçlardan sadece biri demir, diğerleri bronzdur. Neredeyse tamamının Orta Bizans Dönemi'ne ait olduğunu söyleyebileceğimiz eserler üzerindeki süsleme ve bezeme özellikleri, bu eser grubunun niteliğini arttıran başlıca özelliktir. Nitekim, bronzdan yapılmış olan tören haçı ender rastlanan formu ile öne çıkarken, büyük olasılıkla takdis amaçlı kullanılmıştır. Demirden yapılmış olan tören haçı ise, üzerindeki altın yaldızlar ile oldukça önemli bir örnek olup, diğer eserlerden bu yönüyle ayrılır. Yine koleksiyonda yer alan rölikerler üzerindeki figür bezemeler ve kazıma süslemeler, bu eserleri nitelikli kılar. Yakın benzerlerinin çeşitli müze ve kolleksiyonlarda karşımıza çıkması ise Bizans Sanatı'nda oldukça sevilen bir sanatsal üslubu temsil ettiklerini gösterir. Anahtar sözcükler: Erimtan, Bizans, maden, haç, tören haçı, röliker haç, pandantif haç. AbstractIn this study, eleven metal crosses in Erimtan Archeology and Arts Museum collection, which are in very good condition, are evaluated. Seven of them are reliquary crosses, two are processional crosses and the other two are pectoral crosses which are hanging on the ends of the pendants. Only one of the crosses in the collection is iron, all the others are bronze. The ornamentation and decoration properties on the crosses (almost all can be said to belong to the Middle Byzantine period) are the prominent features that increase the quality of this group of crosses. Thus, the processional bronze cross which was probably used with the aim of blessing, stands out with its rare form. The iron processional cross is a very significant example with its gilt that distinguishes it from the other crosses. Also, the figures and scraping ornaments on the reliquaries in the collection make these crosses significant. The presence of similar crosses in various museums and collections shows that they represent a very popular art style in Byzantine art.
Bu çalışma Denizli ili, Kale ilçesi sınırlarında yer alan antik Tabae yerleşim yerinden ele geçmiş olan bir grup kırmızı astarlı Roma seramik kabını kapsar. Bu kırmızı astarlı kaplar, Roma döneminin tipik seramikleri olarak bilinen terra sigillataların, doğudaki merkezlerde üretilen türevlerinden oluşurlar. Daha çok Doğu Sigillataları (Eastern Sigillata) olarak adlandırılan bu kaplar, Tabae'nin Roma devri seramikleri arasında ayrı ve nitelikli bir grup oluştururlar. Bunlar arasında etütlük nitelikteki bazı kırık ya da çatlak kaplar olmakla birlikte, çoğunluğu envanterlik olarak değerlendirilen tam kaplardan meydana gelir. Bu kısa çalışma kapsamında, Tabae'de ele geçen bu Doğu Sigillataları hamur ve form özellikleri bakımından gruplara ayrılmışlar, benzerleri ile yapılan analojik değerlendirmeler sonrası tarihlenmeye çalışılmışlardır. Buna göre, kapların çoğunluğunun Batı Anadolu orijinli sigillatalar olduğu ve çeşitli merkezlerden ithal edildikleri anlaşılmıştır. Tüm bunlar, Tabae antik kentinin Hellenistik dönemden itibaren özellikle de Roma dönemi boyunca bulunduğu coğrafya içerisinde önemli bir yerleşim yeri olduğunu ve çevresindeki diğer yerleşim yerleri ile sıkı bir ticari ilişki içinde olduğunu göstermektedir.
Bu çalışma Denizli ili, Kale ilçesi sınırlarında yer alan antik Tabae yerleşim yerinden ele geçmiş olan bir grup Roma imparatorluk dönemi pişmiş toprak kandil buluntusunu kapsar. Kalıpta yapıldıkları anlaşılan kandillerden, biri hariç neredeyse tamamı bütün ve tam form verecek niteliktedirler. Büyük bir kısmı, erken Roma geleneğinde kapalı dairesel formda kandiller olup, birden fazla fitil deliğine sahiptir. Ayrıca bazılarının palmet biçiminde oldukça ilginç kulplara sahip olduğu görülür. Bu kandillerden bazılarının yerel üretim oldukları anlaşılmakla birlikte, bazılarının da hamur ve astar özellikleri yanında form ve bezeme açısından ithal oldukları düşünülür. Bu ithal ürünlerin çoğunlukla Batı Anadolu orijinli oldukları, fakat birkaç örneğin İtalya yada Kuzey Afrika gibi uzak eyaletlerden geldikleri tahmin edilir. Uzak eyaletlerden geldiği düşünülen bu kandillerin birinin discus kısmında mask betimi diğerininkinde ise erotik bir sahne yer alır. Ayrıca koleksiyondaki bazı kandiller üzerinde ion kymationu bezemesi vardır. Bunlar dışında kandiller üzerinde herhangi bir bezeme ya da süsleme unsuru, yazı ya da çömlekçi damgası yoktur.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.