Sınıf III maloklüzyonlar tedavi başarısı ve yüksek relaps riski nedeniyle zor anomalilerden biri olarak tanımlanır. Büyüme ve gelişim dönemi içerisinde yapılan sınıf III maloklüzyonların tedavisi aynı dönemde yapılan diğer maloklüzyonların tedavilerine oranla daha zordur. Bunun yanı sıra geç mandibuler büyümeye bağlı olarak tedavi sonuçları olumsuz olarak etkilenebilmektedir. Sınıf III maloklüzyonların tedavilerinin başarılı olması ve stabil kalması, anomalinin dişsel/iskeletsel komponentlerine, anomalinin şiddetine, tedaviye başlama yaşına, tedavi mekaniklerinin etkilerine, büyüme ve gelişimle oluşabilecek değişimlere, hekimin bilgisine ve hastanın işbirliğine bağlıdır. Bu seminerin amacı; dişsel ve iskeletsel sınıf III anomalilerin tedavisinin stabilitesine etki eden faktörleri ve uygulanan tedavilerin uzun dönemde incelendiği güncel çalışmalardan bahsetmektir.

İnterproksimal mine aşındırması, diğer adıyla stripping, daimi dişlerin interproksimal bölgelerindeki mine dokusunun, dişlere zarar verilmeksizin azaltılması ve anatomik olarak yeniden şekillendirilmesi işlemi olarak tanımlanmaktadır. Bu yaklaşım, çapraşık dişleri seviyelemek, Bolton diş boyutlarındaki uyumsuzluğu düzeltmek için daha fazla alan elde etmek ve düzeltilen diş diziliminin uzun süre korunması amacı ile uygulanmaktadır. Ortodontistler stripping yöntemini kullanarak, diş çekimlerinden kaçınabilmekte, ark boyunca bulunan yer fazlalıklarını ortadan kaldırabilmekte ve okluzal ilişkileri iyileştirebilmektedir. Ancak ortodontistler bunu çok dikkatli ve diş fizyolojisi ile ilgili prosedürleri göz önünde bulundurarak yapmalıdır. Tedavi süresince doğru bir yol izlenmeli ve kaldırılan mine miktarını ölçebilen araçlardan yararlanmalıdır. Başka bir deyişle, prosedür geri döndürülemez olduğu için oldukça tedbirli davranılmalıdır. Bu derlemenin amacı, minede yapılan stripping işlemini tanımlamak, çeşitli aşındırma teknikleri ve kullanılan materyaller ve strippingin kullanım alanları, avantajları ve dezavantajları hakkında bilgi vermektir.