Cotton is an important crop in Turkey. Johnsongrass is one of the worst weeds in cotton fields worldwide. Field experiments were carried out in 1992, 1997 and 2002 to show the effect of johnsongrass densities on cotton yield. Johnsongrass densities were 0, 1, 2, 4, 8, 16 and 32 plants per 8 m and 0, 3, 6, 8, 11, 14 and 22 plants per 4 m of cotton row. Data were fitted to equations Y = 1/(a+b*X8) in 1997 and 2002 for the number of johnsongrass in 8 m of row length and Y = 1/(a+b*X4(-1/2)) in 1992 and 1997 for the number of johnsongrass in 4 m of row length. Cotton yield was affected by all johnsongrass densities. One johnsongrass plant in 8 m of cotton row decreased cotton yield 4.82 and 9.42% in 1997 and 2002, respectively.
ÖZET Pamukta (Gossypium hirsutum L.) kütlü pamuk verimi, lif verimi ve çırçır randımanının yanı sıra melez gücü (heterosis ve heterobeltiosis) üzerine ekim zamanı etkisinin araştırıldığı bu çalışma, 2010 ve 2011 yıllarında Kahramanmaraş'ta yürütülmüştür. Orta-erkenci ve orta-geççi olgunlaşma gruplarına ait Carmen, Stoneville 468, Adana 98 ve Furkan çeşitlerinin ana, erkenci olgunlaşma grubuna ait Beliizvor 432 ve Primera çeşitlerinin ise baba ebeveyn olarak kullanıldığı çalışmada, ebeveynlerin yanı sıra, bu ebeynlerin 2010 yılında çoklu dizi yöntemine uygun melezlenmesiyle geliştirilmiş sekiz adet F 1 kombinasyonu bitkisel materyal olarak kullanılmış ve genotiplerin (F 1 melezleri ve ebeveynler) ekimi, 2011 yılının 26 Nisan, 16 Mayıs ve 4 Haziran günlerinde el ile yapılmıştır. Çalışma sonucunda, kütlü pamuk verimi, lif verimi ve çırçır randımanı yönünden ilk ekim zamanının önemli olduğu ve ekim zamanı geciktikçe bu özelliklerin azalırken, melez gücünün yükseldiği belirlenmiştir. Ayrıca, genotip x ekim zamanı ilişkisinin, anaların sağladığı katkı ile hem kütlü pamuk verimi ve hem de lif verimi yönünden önemli, çırçır randımanı yönünden ise önemsiz olduğu tespit edilmiştir. Diğer yönden, melezlere ait hibrit gücünün ekim zamanı ve ebeveynlere göre farklılık gösterdiği ve Primera çeşidine ait melez dizisinin, Beliizvor 432 çeşidine ait aynı diziden daha yüksek melez gücüne sahip belirlenirken, 2x6 kombinasyonunun ise en önemli kombinasyon olduğu tespit edilmiştir. th April, 16 th May and 4 th June in 2011 year. As a result of the study, delaying sowing time were affected negatively seed cotton yield, lint yield and gin turnout while the hybrid powers (heterosis and heterobeltiosis) were increasing and higher agronomic traits were obtained from first sowing time. Furthermore, genotype x sowing time interaction found very important with power of lines for seed cotton and fiber yields while gin turnout wasn't important. Otherwise, hybrid powers were changed according to sowing time and parents and Primera cultivar was determined best tester than Beliizvor 432 and 2x6 combination was investigated as a good combination. Effect of sowing times on heterosis and heterobeltiosis in cotton (Gossypium
Cotton is most important fiber plant having different fiber properties in the world. This study was carried out to increase yield and ginning outturn of seven interspecific (G hirsutum L. x G barbadense L.) pure (F9) lines of cotton. For this, lines were hybridized with Stoneville 468 and Claudia cultivars which belonging to G hirsutum L. genus, in 2018, by Line x Tester mating design. Then, 14 F1 Hybrids were sown with 9 parents according to Randomized Complate Block Design with three replications, in 2019, in Kahramanmaras. In the results of study, BGKM-3 x Stoneville 468 and BGKM-5 x Claudia F1 hybrids had been found very significant for yield and acceptable ginning outturn with good fiber properties. Morever, while BGKM-3 x Stoneville 468 hybrid showed positive for specific combination ability (SCA) in seed cotton yield and ginning outturn, BGKM-3 line showed very important for general combination ability (GCA) in terms of yield and fiber length. Also, Stoneville 468 tester showed important GCA both fiber fineness and ginning outturn. Inheritance for seed cotton yield have been found higher than other traits and determined both environmental and dominant genes are effective on the seed cotton yield. Besides, contribution of lines on total variance were found higher than both testers and lines x testers interaction, excluding fiber fineness.
Tester analiz yöntemiyle, lif verimi ve dokuz erkencilik özelliği yönünden, genotiplerin (ebevynler ve melezler) uyum yetenekleri ile özellikler arası ilişkiler irdelenmiştir. Çalışma sonucunda, lif verimi ile erkencilik özellikleri arasındaki arasındaki korelasyonun önemli olduğu ve ekim-ilk çiçek açma süresi hariç, diğer özelliklerin dominant ve/veya epistatik gen ile yönetildiği saptanmıştır. 1x4 melez F 1 kombinasyonu (Stoneville 468 x Beli İzvor 432), lif verimi ve günlük verim indeksi yönünden önemli özel uyuşma yeteneğine ve en yüksek lif verimine (113.3 kg da-1) sahip olurken, taraklanma süresi, ekim-ilk çiçek açma süresi, ekim-ilk koza açma süresi, ortalama olgunluk süresi ve günlük verim indeksi yönünden de önemli bulunmuştur. Ayrıca, Fantom çeşidi ortalama olgunluk süresi yönünden önemli genel uyuşma yeteneği ile en yüksek lif verimine (102.83 kg da-1) sahip olurken, hem ilk koza açma süresi hem de günlük verim indeksi yönünden önemli bulunmuştur.
Pamuk tarımının amacı verimli ve kaliteli lif üretimidir. Lif veriminin yanı sıra, lif kalite özellikleri yönünden ebeveyn ve melezlere ait uyum yetenekleri (GCA ve SCA) ve gen etkilerinin incelendiği bu çalışma, 2011 yılında Kahramanmaraş koşullarında yapılan melezlemeyi takiben, 2012 yılında, Kahramanmaraş iline bağlı Elbistan Ovası'nda yürütülmüştür. Elbistan ovası, deniz seviyesinden 950-1150 m yüksekte Akdeniz, İç Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgelerinin birleşiminde konumlanmış ve pamuk tarımı için kısa vejetasyona sahip bir bölgedir. Çalışma Tesadüf Blokları deneme deseninde yürütülmüş ve sekiz pamuk (Gossypium hirsutum L.) çeşidinin yanı sıra, bu çeşitlerin Line x Tester (Çoklu dizi) yöntemine uygun melezlenmesiyle geliştirilmiş on beş F1 melez kombinasyonu bitkisel materyal olarak kullanılmıştır. Çalışmada, en yüksek lif verimi 1x4 (113.3 kgda-1 , Stoneville 468 x Beli İzvor 432) melezi ve Fantom (102.83 kgda-1) çeşidinden elde edilirken, lif verimi ve kalite özelliklerinin eklemeli olmayan genler ile yönetildiği saptanmıştır. Analar lif verimi ve sarılık özelliklerine, babalar ise lif inceliği, mukavemet ve parlaklık özelliklerine en yüksek katkıyı verirken, life ait uzunluk, üniformite, lif kopma uzaması ve kısa lif içeriğine analar x babalar etkileşimi destek vermiş ve en yüksek geniş anlamda kalıtım derecesi lif verimi (H=0.91) ile lif inceliğinde (H=75) saptanmıştır. Diğer yönden, 1x4 (Stoneville 468 x Beli İzvor 432) melezinin lif verimi, 1x5 (Stoneville 468 x Primera) melezinin lif inceliği, 3x4 (Furkan x Beli İzvor 432) melezinin ise lif sarılığı yönünden önemli SCA değerlerine sahip olduğu çalışmada, Stoneville 468 ebeveyninin lif verimi, inceliği ve sarılığı, Beli İzvor 432 çeşidinin lif verimi, Berke çeşidinin lif mukavemeti, Fantom çeşidinin ise lif inceliği yönünden önemli GCA değerlerine sahip olduğu tespit edilmiştir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.