This study explored poverty attribution in terms of socio-economic factors, based on a survey of 1,110 participants living Turkey’s three largest cities, namely Istanbul, Ankara, and Izmir. We include the following socio-economic variables: income, subjective class status, subjective destiny perception, education level, political position, gender, marital status, and age. Participants with higher education levels mostly explain poverty using structural reasons whereas participants with lower education levels tend to explain it with fatalistic reasons. Left- wing participants tend to explain poverty in terms of structural factors for reasons whereas right-wing participants tend to give individualistic reasons. Finally, men tend to offer more individualistic attributions of poverty than women do. Individualistic and structuralist approaches agree on several specific policies for reducing poverty whereas the fatalistic approach suggests different policies.
The main purpose of this study 1 is to explain the parallelism of transformation in labour market and social transformation with the concept of "temporariness" which is frequently used both in society and in economy. The central argument it is put forward in this article is that in this stage of capitalism, every technical policy change in economy brings transformation of social structure and reshapes interpersonal relations and system of values. Consequently, the contemporary global economy which is significantly based on temporariness not only forces individuals and society as a whole to adapt to fundamental economic changes, but gives also rise to a considerable number of social and psychological troubles.
Bu çalışma, Türkiye'de üç büyük kentte farklı gelir gruplarının sosyal sermaye düzeylerini karşılaştırmayı amaçlamaktadır. Çalışma'da Bourdieu'nün kavramsallaştırması çerçevesinde sosyal sermaye bireysel bir kaynak olarak ele alınmıştır. Çalışmanın temel bulguları İstanbul, Ankara ve İzmir'de 1110 kişi ile yapılan anket sonuçlarına dayanmaktadır. Genel olarak değerlendirildiğinde bütün gelir grupları için sosyal sermaye düzeyi yeterince yüksek olmamakla birlikte; sosyal sermayenin gelir grupları itibarıyla önemli farklılıklar gösterdiğini söylemek mümkündür. Yüksek gelir grubunda yer alanların düşük gelir grubuna göre sosyal sermaye düzeylerinin daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır.
Küresel ve ulusal ekonominin giderek önemli bir parçası haline gelen kültür sektörünün, kapsamlı bir ekonomik büyümenin yaratılmasında da belirgin bir rolü vardır. Kültürel istihdam verileri, kültür ekonomisinin potansiyelini göstermesi açısından önemlidir. Bu çalışmada Türkiye'de ilk defa 2016 yılında yayınlanan kültürel istihdam verilerinin değerlendirilmesi ve AB ülkeleriyle karşılaştırılması yapılmıştır. Çalışmanın ulaştığı genel sonuç, Türkiye'de kültürel istihdam ile genel istihdam arasındaki farkların AB ülkeleri ile benzeştiği ancak kültürel istihdam verilerinin önemli noktalarda ayrıştığıdır. Bu bağlamda, Türkiye'de kültür sektörünün gelişime açık ve yenilikçi bir sektör olarak desteklenmesi gerekliliği öne çıkmaktadır.
Kültüre ve sanata yönelik üretimin, ilgi ve talebin artmasında devletin rolünün ne olması gerektiğine ilişkin tartışmalar giderek önem kazanmaktadır. Bir sanat formu olarak tiyatronun Türkiye gibi devlet eliyle de sunumunun yapıldığı ülkelerde özel tiyatrolara verilen destekler, günümüzde önemini artıran ve gelecekte daha da önem kazanacak olan kültür sektörünün gelişimi açısından büyük öneme sahiptir.Bu çalışmada, Türkiye' de özel tiyatrolara yapılan devlet yardımlarına ilişkin 2000'li yıllar için genel bir değerlendirme yapılmıştır. Konu ele alınırken, Devlet Tiyatroları (DT) ve özel tiyatroların karşılaştırmalı bir şekilde analiz edilmesine önem verilmiştir. Bu karşılaştırmada; "oyun sayıları", "temsil ve seyirci sayıları" gibi istatistikler kullanılmıştır. Çalışmada Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'nün özel tiyatrolara yaptığı yardımlara ilişkin veriler kullanılarak, yardım miktarlarını etkileyen faktörlerin neler olabileceğini belirlemeye yönelik regresyon analizi yapılmıştır. Regresyon analizi sonucunda, Türkiye' de özel tiyatroların hem seyircilerini hem de temsil sayılarını oransal olarak artırmış olmalarına karşın, devletten aldıkları mali destek veya sübvansiyon miktarını artıramadıkları bulgusuna ulaşılmıştır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.