Bu çalışmanın amacı; yıkıcı yönetim algısı, sanal kaytarma davranışları ve işteki üretkenlik kavramları arasındaki ilişkilerin yapılan ampirik bir araştırma ile ortaya konulmasıdır. Araştırmanın kuramsal çerçevesini, sosyal mübadele teorisi oluşturmaktadır. Çalışmanın verileri Adana ilinde faaliyet gösteren kamu ve özel banka çalışanlarından anket yöntemi ile temin edilmiştir. Araştırma kapsamında temin edilen veriler; doğrulayıcı faktör analizi ve yapısal eşitlik modellemesi ile incelenmiştir. Çalışmada, yıkıcı yönetim algısının işteki üretkenlik ve sanal kaytarmanın önemli ve önemsiz olarak adlandırılan her iki boyutu ile anlamlı ilişkilerinin olduğu bulgulanmıştır. Yıkıcı yönetimin işteki üretkenliği negatif yönde, sanal kaytarmanın her iki boyutunu ise pozitif yönde etkilediği görülmüştür. Ayrıca, sanal kaytarma davranışının her iki boyutunun işteki üretkenlik ile ilişkisinin anlamlı olmadığı bulgulanmıştır. Bu çalışma sonuçlarına bağlı olarak, işletmelerdeki yöneticilere yıkıcı yönetimin olası zararlarına yönelik bilgilendirici eğitimler verilerek yıkıcı yönetim uygulamalarının önüne geçilmesi önerilmektedir. İlaveten işletmeler sanal kaytarma davranışlarına yönelik güvenlik açığı oluşturmayacak şekilde kısmi esneklikte bir kısıtlama politikası uygulayabilir ve üretkenlik için tehdit olarak gördükleri spesifik sanal kaytarma davranışlarını takip ederek gerektiğinde ilave önlemler alabilirler.
Bu çalışmanın amacı; kaynak koruma teorisi, ilişki kesme teorisi ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği yaklaşımı çerçevesinde çalışanlarda yıkıcı yönetim algısının, demografik özelliklerine ve çalışılan bankanın sermaye yapısına göre farklılık gösterip göstermediğinin tespit edilmesidir.Yöntem -Bu çalışmada Tepper (2000) tarafından geliştirilen yıkıcı yönetim ölçeği kullanılarak, Adana ilinde faaliyet gösteren kamu ve özel sermayeli banka çalışanlarından anket yöntemi ile 317 adet veri toplanmıştır. Araştırmada cinsiyet, tecrübe ve çalışılan bankanın sermaye yapısına göre yıkıcı yönetim algısında farklılık oluşup oluşmadığı bağımsız örneklem t-testi aracılığıyla, yaşa göre yıkıcı yönetim algısında farklılık oluşup oluşmadığı ise tek yönlü ANOVA analizi yapılarak incelenmiştir.Bulgular -Yapılan analizler sonucunda banka çalışanlarının yıkıcı yönetim algılarının demografik değişkenlere ve çalışılan bankanın sermaye yapısına göre farklılık göstermediği, ayrıca çalışanların yıkıcı yönetim uygulamalarına nadiren maruz kaldıkları tespit edilmiştir.Tartışma -İşletmeleri oldukça yüksek maliyetler ile karşı karşıya getiren yıkıcı yönetimin engellenmesi için işletmeler çeşitli politikalar uygulamakta ve çeşitli faaliyetler gerçekleştirmektedir. Bu çalışmanın sonuçlarından hareketle, işletmelerde uygulanan ya da uygulanması planlanan politikaların ve eğitim vb. faaliyetlerin; yaş, cinsiyet, tecrübe ve çalışılan bankanın sermaye yapısından bağımsız olarak tüm çalışanları kapsayıcı nitelikte olmasının yerinde olacağı düşünülmektedir. Bu yönden çalışmanın bulgularının, yıkıcı yönetimin kontrol edilmesine yönelik faaliyetlerin nasıl yürütüleceği açısından uygulayıcılara yol gösterici olması beklenmektedir.Yıkıcı yönetim kavramının sebepleri ve olası sonuçlarının en aza indirgenmesi için yıkıcı yönetimin örgüt kaynaklı, yönetici kaynaklı ve/veya çalışan kaynaklı olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. İşletmelerin; şirket normlarının oluşturulmasında, yönetici işe alımlarında, yönetici eğitimlerinde, kurum içi iletişimlerinde yıkıcı yönetim kavramını ve olası risklerini göz önünde bulundurarak faaliyetlerini sürdürmeleri önerilmektedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.