ÖzetAmaç: Obez kadınlarda altı aylık aerobik egzersiz programının kardiyorespiratuar kapasite ve solunum fonksiyonları üzerine etkilerini araştırmak. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya, düzenli olarak egzersiz yapmayan ve özel bir diyet programı uygulamayan 25 obez kadın ve 25 sağlıklı kadın olmak üzere toplam 50 kişi dahil edildi. Her iki grupta değerlendirme parametreleri olarak; vücut kitle indeksi (VKİ), maksimum oksijen tüketimi (VO 2 max), solunum fonksiyon testleri (SFT) ölçüldü. Obez hastalara kişiye özgü hedef kalp hızı aralığında (kalp rezervinin %50-85'i), sıklığı ve süresi giderek artan aerobik egzersiz programı bisiklet ergometrisi şeklinde altı ay boyunca hastanede gözetimli olarak uygulandı. Egzersiz programı sonrası tekrarlanan değerlendirme parametreleri egzersiz öncesi ile karşılaştırıldı. Bulgular: Obez kadınlarda VO2max, zorlu vital kapasite (ZVK), 1. saniyedeki zorlu ekspirasyon volümü (ZEV1), ZEV1/ZVK, maksimum ekspirasyon ortası akım hızı ) değerleri obez olmayan kadınlara göre anlamlı olarak daha düşüktü (p<0,05). Obez olan kadınlarda altı aylık aerobik egzersiz tedavisi sonrası VKİ ve vücut ağırlıklarında istatistiksel olarak anlamlı azalma; VO 2 max, ZEV1, ZEV1/ZVK, EOA 25-75 değerlerinde ise istatistiksel olarak anlamlı artış saptandı (p<0,05). Sonuç: Obez kadınların kardiyorespiratuar kapasite ve solunum fonksiyon değerlerinin obez olmayan kadınlara göre daha düşük olduğu, obez kadınlarda aerobik egzersizin kardiyorespiratuar kapasite ve solunum fonksiyonlarında gelişmeler sağladığı gösterilmiştir. Türk Fiz T›p Re hab Derg 2013;59:140-4. Anah tar Ke li me ler: Obezite, aerobik egzersiz, solunum fonksiyon testleri Sum maryObjective: To examine the effects of a six-month aerobic exercise program on pulmonary function and cardiorespiratory capacity in obese women. Materials and Methods: A total of 50 subjects -25 obese women who neither did regular exercise nor applied a special diet program, and 25 healthy controls -were included in the study. Body mass index (BMI), maximum oxygen consumption (VO 2 max) and pulmonary function tests (PFT) values were measured as evaluation parameters in both groups. Obese women were enrolled to a supervised hospital-based bicycle aerobic exercise program for six months at an individualized target heart rate range (50-85% of heart reserve), with an increasing frequency and duration. Evaluation parameters were reevaluated after the exercise program and were compared with the pre-exercise values. Results: VO 2 max, forced vital capacity (FVC), forced expiratory volume at first second (FEV1), FEV1/FVC, and maximum mid-expiratory flow rate ) were significantly lower in obese women (p<0.05). There was a statistically significant decrease at BMI and statistically significant increase at VO2max, FEV1, FEV1/FVC, and FEF 25-75 among obese women after completing the 6-month exercise program. Conclusion: It was shown that obese women had lower cardiopulmonary capacity and PFTs when compared to non-obese ones and, aerobic exercise could improve cardiopulmonary capacity an...
Retrospective comparison of the sociodemographic, clinical, radiological and laboratory findings of probable and definitive COVID-19 cases.
Gün geçtikçe artmakta olan kanser çağımızın ciddi global sağlık sorunudur ve akciğer kanseri tüm dünyada toplam kanser sayısı içerisinde en sık görülen kanserdir. Tümörlerin gelişiminde ve metastazında anjiogenez önemli bir rol oynamaktadır. Farklı endotel belirteçleri ile hesaplanan mikrodamar yoğunluğunun (MY) bazı tümörlerde kötü prognoz ve ileri evre ile ilişkili olduğu gösterilmiştir ve buradan hareketle metastazı öngörebileceği ileri sürülmüştür. Çalışmamızda, küçük hücreli dışı akciğer kanserlerinde (KHDAK) MY'yi immünohistokimyasal olarak endoglin, CD31 ve VEGFR2 ile tespit edip, serum endoglin seviyesi ile ilişkilendirerek sonuçlarımızı akciğer tümörlerinin progresyonu ile karşılaştırmayı amaçladık. Gereç ve yöntem: Çalışmamızda 36 skuamöz hücreli karsinom (SHK) ve 36 adenokarsinom olmak üzere toplam 72 akciğer dokusunda anjiogenik faktörlerden endoglin (CD105), CD31, VEGFR2'nin ekspresyonu immünohistokimyasal olarak incelendi. Primer akciğer kanseri tanısı alan gönüllü 26 kişinin ve 26 sağlıklı gönüllüden alınan serumlarda endoglin seviyesi Elisa yöntemi ile tespit edildi. Bulgular: Endoglinin aktive edilmiş endotelyal hücreleri için daha büyük bir afiniteye sahip olduğunu gözledik. Her iki tümör tipinde CD31 nonspesifik boyanma göstermiş MY daha zor tespit edilmiştir. VEGFR2 boyalı kesitlerde tümör içinde ve dışındaki damar duvarlarında yaygın pozitiflik saptandı. Serum endoglin seviyesinin KHDAK hastaları ile kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı olmadığı tespit edildi. İmmünohistokimyasal olarak endoglin, CD31 ve VEGFR2 ekspresyonu ile sağkalım arasında istatistiksel olarak anlamlılık mevcut değildi. Sonuç: Çalışmamız sonucunda KHDAK'de immünohistokimyasal olarak spesifik boyanan endoglinin SHK ve adenokarsinom tipli hastalarda anjiogenezin değerlendirilmesinde daha iyi bir belirteç olabileceğini düşünmekteyiz.Anahtar kelimeler: Küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK), anjiogenez, endoglin, CD31, VEGFR2.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.