No abstract

Üretral duplikasyon, farklı anatomik varyasyonları olan nadir bir konjenital anomalidir. Semptomlar genellikle duplike üretranın devamlılığı ve sfinkter mekanizması ile olan ilişkisine bağlıdır. Bu olgu sunumunda, 9 aylık bir erkek çocuğunda üretra duplikasyonun nadir bir formu olan her biri kendi üretral açıklığına sahip, duplike mesane anlatılmaktadır. Anahtar Kelimeler: Urethra duplikasyonu, Mesane duplikasyonu, Effmann klasifikasyonu Öz Urethral duplication is a rare congenital anomaly with several anatomical variations. Persistence of duplicated urethra and related sphincter mechanism are mainly the reasons for the symptoms. We here present a 9-month-old boy with a rare form of duplication with each portion of the duplicated bladder having its own urethral opening.

Funguria is a rare condition in healthy populations but in immunocompromised patients, it is occasionally seen and can cause opportunistic urinary tract infections. Candida albicans is the most commonly isolated pathogen in fungal urinary tract infections. The standard treatment for fungal urinary tract infection is antifungal therapy. Sometimes when severe funguria is present, a rare entity called a fungus ball can form in the urinary tract and surgical excision may be needed for eradication. In this report, we present a 76-year-old male patient who was admitted to our clinic for anuria for two days. The patient was catheterized transurethrally and saline irrigation was performed. Candida albicans was isolated from the urine. Ultrasound showed a 4 x 2cm fungus ball in the bladder. With the open surgical removal of the fungus ball and antifungal therapy with fluconazole, the patient was discharged without any complications. We emphasize that in patients with risk factors, abnormal imaging, and funguria resistant to anti-fungal therapy, fungus ball may be present and surgical removal is the standard approach.

Ö ÖZ ZE ET T A Am ma aç ç: : Kliniğimizde penil fraktür nedeni ile opere edilen hastaların oluş nedenlerini, klinik görünümünü, cerrahisini ve sonuçlarını değerlendirmektir. G Ge er re eç ç v ve e Y Yö ön nt te em ml le er r: : Çalışmamızda Haziran 1997-Mayıs 2017 tarihler arasında kliniğimize penil fraktür tanısıyla başvuran 113 hastaya uygulanan; 115 operasyona ait yaş, fraktür etiyolojisi, cerrahiye kadar geçen süre gibi demografik ve klinik bilgiler ile hastaların kontrol muayenelerinde erektil disfonksiyon, penil kurvatür, fizik muayene verileri retrospektif olarak incelendi. Hastaların tamamına penil fraktür tanısı fizik muayene ile konuldu. Üretroraji olan hastalara preoperatif retrograd üretrografi yapıldı. Operasyonda; subkoronal sirkumferensiyal, raphe üzerinden penoskrotal ya da penil lateral insizyon tercih edildi. B Bu ul lg gu ul la ar r: : Çalışmamızda hastaların ortalama yaşı 36,5±13 (15-79) yıl idi. Penil fraktürün meydana gelmesi ile operasyon arasında geçen mediyan süre 3 (1-72) saatti. Fraktürün etiyolojisinde 52 (%45,2) hastada el ile ereksiyonu sonlandırma, 36 (%31,3)'sında koitus, 18 (%15,6)'inde ereksiyon sırasında yatakta dönme, 7 (%6)'sinde erekte halde düşme, 2 (%1,7)'sinde mastürbasyon bulundu. Fraktür hattındaki defekt 30 (%26)'unda palpe edilebilir iken, diğer opere edilenlerde ağrı, hematom ve şişlik sebebiyle muayenede rüptüre alan saptanamadı. Hastaların ikisinde komplet, ikisinde inkomplet üretral yaralanma bulundu. Hastaların hepsi cerrahi onarım ile tedavi edildi. Hastaların; postoperatif birinci ay erken kontrollerinde komplikasyon saptanmaz iken, altıncı ay kontrollerinde 5 (%4,3) hastada cinsel ilişkiye girmeyi etkilemeyen mid penil kurvatür (<20°), 1 (%0,9) hastada cilt altında sütür materyaline bağlı nodül, iki kere opere olan hastaların 1 (%0,9)'inde orta dereceli erektil disfonksiyon saptandı. S So on nu uç ç: : Ürolojik acil hastalıklardan olan penil fraktürün tanısında anamnez ve fizik muayene yeterlidir. Çalışmamızda en sık neden, el ile ereksiyonun sonlandırılması saptanmış-tır. Erken dönemde cerrahi yapılan hastalarda daha az komplikasyon görülmektedir.A An na ah ht ta ar r K Ke el li im me el le er r: : Penil fraktür; üretral yaralanma; penil cerrahi A AB BS ST TR RA AC CT T O Ob bj je ec ct ti iv ve e: : The aim of this study is to evaluate the clinical appearance, surgery and its outcomes in the patients who were operated due to penile fracture in our clinic and to find out the causes. M Ma at te er ri ia al l a an nd d M Me et th ho od ds s: : 115 operations which applied to 113 patients who applied to our clinic between June 1997-May 2017 with penile fracture diagnosis were examined in our study. Demografic and clinical datas like age, fracture etiology, time to surgery, and erectile dysfunction and the patients' control penile curvature, erectil dysfunction, physical examination datas were examined retrospectively. Penile fracture was diagnosed by physical examination in all of the patients. Retrograde urethrography was performed preoperatively in patients wi...