Bu çalışmada, ülkemizde uzun yıllar faizsiz bir şekilde farklı isimler altında uygulanan, 6361 sayılı kanunda yapılan değişiklikle tek isim altında yasallaştırılan Tasarruf Finansman Sisteminin tercih nedenleri belirlenmeye çalışılmıştır. Tasarruf finansman sistemi tercihine etki eden faktörleri tespit etmek amacıyla katılımcıların demografik ve sosyo-ekonomik değişkenleri ile sistemi tercih etme nedenleri arasındaki ilişki araştırılmıştır. Bu kapsamda, Tasarruf Finansman Şirketlerinin faaliyette bulunduğu TRB1 Bölgesinde, tasarruf finansman sistemini tercih eden 384 katılımcıya anket uygulanmıştır. Anketten toplanan veriler, SPSS 23 programı ile analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Analizlerden elde edilen bulgulara göre katılımcıların tercihlerine etki eden faktörler belirlenmiştir. Daha önce yapılan çalışmalarda sistemin faizsiz olması tercih nedenleri içinde ilk sırada yer almıştır. Ancak yapılan bu çalışmada sistemin faizsiz olması baş faktör olmakla birlikte maliyet faktörü içinde yer alan ödeme koşullarının cazip olması, tercih nedenleri içinde ilk sırada yer almıştır. Elde edilen bulgular, değişen ekonomik ve sosyal şartların katılımcı tercihlerini etkilediğini, dini hassasiyet nedeniyle yoğun bir şekilde tercih edilen siteminin günümüzde maliyet unsuru nedeniyle de yoğun bir şekilde tercih edildiğini göstermektedir.
Bu çalışmada, tasarruf finansman şirketlerinin uyguladığı modellere yapılan eleştiriler değerlendirilmiştir. Eksik görülen hususları çözüme kavuşturmak amacıyla İslami finans ilkelerine uygun ve murabahaya dayalı yeni bir model önerilmiştir. Önerilen model, tahsis sırası nedeniyle katılımcılar arasında fiyat artışından kaynaklanan adaletsizliği gidermeye yöneliktir. Çalışmada, katılımcıların konut finansmanına ihtiyaç duyduğu varsayılarak örnek ödeme planları çıkarılmıştır. Model, aynı zamanda taşıt ve çatılı işyeri finansmanında da kullanılabilmektedir. Modelde ihtiyaç duyulan finansman, katılımcının tercihine göre iki farklı yöntemle sağlanmaktadır. Finansman, ya konut fiyatına konut fiyat artışları dâhil edilerek konutun güncel fiyatı üzerinden ya da katılımcının almak istediği farklı bir konutun fiyatı üzerinden sağlanmaktadır. Önerilen modelde katılımcı, diğer katılımcılar ile birlikte satın alarak tahsisini yaptığı konutların satışından kâr elde etmektedir. Elde ettiği kâr kadar alacağı konutun maliyeti düşmektedir. Netice itibariyle önerilen modelde katılımcılara konutun güncel fiyatı üzerinden finansman sağlanmaktadır. Hiçbir katılımcı, konut fiyat artışları nedeniyle ek finansman arayışı içine girmemektedir. Katılımcılar, diğer tasarruf finansman modellerine göre daha az maliyetle konut sahibi olabilmektedir.
Bu çalışmada Borsa İstanbul ile Katılım Endeksleri arasındaki getiri ve volatilite etkileşimi olup olmadığı araştırılmaktadır. Çalışmada BIST 100 ile Katılım 30, Katılım 50 ve Katılım Model Portföy Endeksleri ele alınmıştır. BIST 100 ile Katılım 30, Katılım 50 ve Katılım Model Portföy Endeks getirilerinin yatırımcılar için öngörü sağlayıp sağlamadığı tespit edilmeye çalışılmaktadır. Değişkenler arasındaki ilişkiyi ortaya koymak için11.07.2016 – 28.07.2021 dönemine ait günlük veriler ile çok değişkenli GARCH modellerinden VAR-EGARCH modelinden faydalanılmıştır. Yapılan analizler sonucunda Katılım 30 Endeksi ve Katılım 50 Endeksi ile BIST 100 Endeksi arasında çift yönlü getiri ve volatilite etkileşimi tespit edilmiştir. BIST 100’den Katılım Model Portföyüne doğru tek yönlü volatilite etkileşimi bulunmaktadır. Katılım 50, Katılım Model Portföy ve BIST 100 Endeksi piyasasında meydana gelen şokların asimetrik yapı sergilediği tespit edilmiştir. Katılım 50 Endeksi piyasasında negatif bilgi şokları, Katılım Model Portföy ve BIST 100 Endeksi piyasasında ise pozitif bilgi şokları daha etkindir. Katılım 30, 50 ve Model Portföy Endeksi ile BIST 100 Endeksi piyasasında meydana gelen dalgalanmaların etkisinin uzun süre hissedildiği tespit edilmiştir.
The main purpose of this study is to investigate the relationship in Türkiye between the participation index and the exchange rate, gold, and oil. The research has been carried out using Johansen cointegration and Toda-Yamamoto causality tests by using weekly data for the period 03.01.2016 – 26.12.2021. All of the series were found to be stationary at the first difference, and then Johansen cointegration and Toda-Yamamoto tests were applied. As a result of the analysis, it has been determined that the participation index, exchange rate, gold and oil series are cointegrated in the long term. According to the Toda-Yamamoto causality test, it was determined that there is one-way causality from exchange rate and oil to the participation index.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.