In this study, students' views on the process of authentic assessment and implementation of a unit which was designed by using conceptbased interdisciplinary approach were examined. To achieve this, the influence of implementation on teaching-learning process and also students' perceptions about authentic assessment were investigated. The study was conducted as a case study which is one of the qualitative research designs. The sampling group was composed of 14 students. Data collected through interviews, observations and journals were analyzed with the help of content analysis method. Results indicate that students thought that the implemented activities were different from the previous ones. These activities made students' interest into lessons to increase and contributed to developing positive attitude and working collaboratively. Students also thought that authentic assessment activities were different from previous ones in terms of being oriented to learning process, being student-centered, requiring metacognitive strategies and usage of information about various disciplines. Interdisciplinary activities and the process of authentic assessment prepared by teachers consciously provided beneficial contributions for students to take responsibility of their learning and for teachers to make more realistic assessment. For this reason, it is useful for teachers to develop their skills in designing interdisciplinary programs and authentic assessment.

The aim of this study is to identify metaphorical perceptions of the gifted students enrolled in Science and Art Center (BILSEM) towards the concepts of Social Studies course, Social Studies teacher, BILSEM. In line with this aim, gifted students were asked to produce metaphors about the concepts of Social Studies course, Social Studies teacher and BILSEM. This study adopted a phenomenological approach, which is one of the qualitative research methods, and the data were collected through metaphors. The study was carried out with 49 students (29 females, 20 males). The students were administered a form that included incomplete sentences such as "Social Studies course is like... because...", "Social Studies teacher is like...because..." and "BILSEM is like...because...". The collected data were analyzed using content analysis methods. Results show that gifted students who are enrolled in BILSEM have positive attitudes towards the concepts of Social Studies course, Social Studies teacher, and BILSEM.

When the civil war broke out in March 2011 in Syria, Syrian citizens fleeing the war began to emigrate from their country to Turkey, which led to several decisions regarding Turkey’s educational policy. One such decision was to ensure that these immigrants continued their education in temporary educational centers in areas where they resided or in public or private schools. Another was the “Promoting Integration of Syrian Children into Turkish Education System” project. Despite precautionary measures, these migrations brought along many educational issues. The present study examines these problems and suggests solutions by identifying the immigrants’ ongoing educational needs. This study adopted a case study approach to contribute realistic solutions to the educational problems caused by substantial migration. From the data analysis, four main themes emerged: (1) language understanding, (2) adapting to the school culture, (3) support status, and (4) offered solutions.

Kavram öğretimi öğrencinin bilgiyi yapılandırmasını ve "anlam oluşturmasını" sağlayan önemli bir stratejidir. Ancak geleneksel olarak, eğitim programı ve öğretim tasarımları daha çok öğrencilerin "bilme" ve "yapmalarına" odaklanmıştır. "Anlama boyutu" bilginin yapılandırılması ve üst düzey düşünme becerilerinin gelişimi için önemlidir. Bu nedenle çalışma, kavram öğretimi sürecinin Erickson ( 2007) tarafından sunulan "bil, anla, yap" boyutları bağlamında öğrenci gelişimine katkısının değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması kullanılmış, doküman analizi ve gözlem ile veriler toplanmıştır. Seçilen kavramların öğretimi 16 ders saatinde gerçekleştirilmiştir. Çalışma, Adana ilinin merkez ilçelerinden birinde, bir devlet ilkokulunda yürütülmüştür. Çalışmaya on üçü erkek, sekizi kız olmak üzere toplam 21 ilkokul dördüncü sınıf öğrencisi katılmıştır. Öğrencilerdeki gelişim "düzey belirleme kontrol listeleri" ve gözlem yapılarak izlenmiştir. Sonuç olarak, kavram öğretimine dayalı uygulamalar öğrencinin bil, anla ve yap boyutları içerisinde en çok anla boyutunu geliştirmiştir. Kavram öğretimi öğrencilerin açıklama yapma, dayanak sunma, soru sorma, sınıflandırma yapma, örnek verme, karşılaştırma ve ayırt etme becerilerini geliştirmiştir. Öğrencilerin derse ilgi gösterdikleri, severek katıldıkları, işbirliği içinde çalıştıkları ve aktif oldukları gözlenmiştir.

Bu araştırmada Sosyal Bilgiler dersinde kapsayıcı eğitim hedeflerine yönelik sorun alanları belirlenmiş ve bu sorunların çözümünde disiplinlerarası yaklaşımın sağladığı gelişimler araştırılmıştır. Araştırma, eylem araştırması olarak desenlenmiştir. Çalışma grubu orta sosyo ekonomik düzeydeki bir okulda öğrenim gören 31 dördüncü sınıf öğrencisinden ve sınıf öğretmeninden oluşmuştur. Çalışma 2018 yılı Şubat-Haziran dönemlerinde bir eğitim öğretim dönemi boyunca toplam dört döngü içerisinde gerçekleşmiştir. Kapsayıcı eğitim hedeflerine yönelik mevcut durum analizinde ortaya çıkan sorun alanları: 1) İletişim ve sosyal etkileşim, 2) Takım çalışması ve 3) Ortak haklara saygı olmak üzere üç ana tema olarak ortaya çıkmıştır. Kapsayıcı eğitim hedefleri içerisinde yer alan bu ana sorunların iyileşme düzeyi, gözlem, görüşme ve düzey belirleme kontrol listesi aracılığıyla incelenmiştir. Araştırmada disiplinlerarası yaklaşım uygulamalarının en çok ortak haklara saygı boyutunda yaşanan alt sorunlara yönelik öğrencilerde olumlu gelişim sağladığı sonucuna ulaşılmıştır. Çocuk hakları alt sorun alanındaki gelişim diğer iki sorun alanını da olumlu yönde etkilemiştir. Ayrıca öğrencilerin geçici koruma altındaki öğrenciye yönelik olumsuz düşüncelerin farkına vardıkları, dil ile ilgili anlama sorunlarını anladıkları, yardımlaştıkları, öğrenciyi kabullenme ifadeleri kullandıkları da belirlenmiştir.