Bu çalışmada ilk etapta genel hatlarıyla İslamiyet öncesi dönem açısından Türk tarihi ve uygarlığıyla ilgili yürütülen araştırmalar değerlendirilecektir. Bu kapsamda Türk adının ilk defa nerede ortaya çıktığı ve ne anlama geldiği, Türklerin tarihte yaşadıkları coğrafya ve kültürler ile İslamiyet öncesi dönemdeki dini inanışları da ele alınacak konular arasında yer almaktadır. Çalışmada ayrıca söz konusu dönemin kültür ve uygarlığına dair temel konuların neler olduğuna da açıklık getirilerek, bu konuların günümüzde nasıl yorumlanması gerektiği ve neden önemli olduğu üzerinde de durulacaktır. Makalede genel hatlarıyla Türk adıyla ilgili literatüre de yer verilerek Türklerin kurdukları ilk devletler, Türk uygarlığının anayurdu ve Türklerin ortaya çıkış süreçleri üzerinde de durulacaktır. Türk uygarlığının ilk temsilcileri olan topluluklara dair bilgilerin de yer aldığı bu çalışmada İslamiyet öncesi Türk tarihi ve uygarlığının genel çerçevesi çizilmeye çalışılacaktır. Makalede ayrıca Büyük Hun Devleti, Avrupa Hun Devleti, Göktürk İmparatorluğu ve bu toplulukların göç hareketlerine dair bilgilere de yer verilecektir. Daha sonra ise Türk uygarlığı kapsamında sanat, spor, edebiyat, dil ve kültür konuları genel hatlarıyla analiz edilecektir.
Başvuruda bulundu. Kabul edildi.
Bu çalışmada Ermeni rahip Kevork V. Terzibaşyan'ın 1928 yılında kaleme almış olduğu Şarkın Mistik Şiirinden Numûne veya Fuzûlî Şerhi adlı eseri incelenmektedir. Fuzuli'nin hayatı, eserleri ve onun felsefi dünyasının dünya edebiyatındaki yerinin kapsamlı bir şekilde ele alındığı bu eser alanında ilk ve tek olma özelliği taşımaktadır. Terzibaşyan'ın üç cilt olarak kaleme aldığı eserinin I. Cildinde yazarın "Selam Mustafa Kemal Paşa'ya" başlıklı bir bölüm de kaleme aldığı görülmektedir. Bu nedenle bu çalışmaya konu olan bu metin içerik açısından değerlendirilmektedir. Terzibaşyan'ın Batı Ermenice olarak kaleme alınmış olan söz konusu eseri ne yazıkki henüz Türkçeye kazandırılmamıştır. Çalışmada ilk olarak genel hatlarıyla Terzibaşyan'ın hayatı, söz konusu kitabın Türk dili ve edebiyatı açısından önemi üzerinde durulmuştur. Daha sonra Terzibaşyan'ın Fuzuli'nin hayatı ve eserlerini kapsamlı bir şekilde ele almış olduğu bir eserde Mustafa Kemal Paşa ile ilgili olarak hazırlanan bölümün içeriği değerlendirilmiştir. Bu bölümde rahip Geliş tarihi (
Birecik ve Urfa kenti geçmişten günümüze tarihi İpek Yolu ve ticaret güzergâhları üzerinde yer alıyor olması açısından daima jeopolitik ve stratejik öneme sahip olmuştur. Eskiçağlardan beri pek çok seyyahın ziyaret ettiği bu kent Roma, Selçuklu, Karakoyunlu, Akkoyunlu, Safeviler ve Osmanlı dönemlerinde olduğu gibi Cumhuriyet döneminde de gezginlerin uğrak noktalarından biridir. Bu nedenle seyyahların bölgeye dair kaleme aldıkları eserler üzerinden Batı dünyasında aslında bir tür Osmanlı/Türk algısının da şekillendiğini söylemek mümkündür. Bu çerçevede İngiliz seyyah James Silk Buckingham’ın Travels in Mesopotamia adlı eserinde Birecik ve Urfa’yı nasıl tasvir ettiği büyük önem kazanmaktadır. Bu çalışmada İngiliz seyyahın kitabında verilen bilgilerden hareketle tarihte Birecik ve Urfa’daki sosyal, kültürel, dini ve mimari yapının nasıl olduğu üzerinde durulmuştur. Buckingham’ın 4 Haziran 1816'da gerçekleşen seyahati bu bölge ve coğrafyanın tarihsel süreçteki stratejik önemini göstermesi açısından değerlidir. Bu nedenle bu çalışma ile İngiliz seyyahın 1816 yılına dair Birecik’ten başlayıp Urfa ile devam eden seyahati sırasında edinmiş olduğu gözlemler detaylı bir şekilde değerlendirilmiştir.
Bu çalışmada öncelikle Soğuk savaş döneminin sona ermesiyle birlikte Kafkasya bölgesinde Rusya’nın izlediği politikalar ve bu politikaların Sovyet coğrafyasında yarattığı sorunlar ele alınacaktır. Bu kapsamda başta Gürcistan olmak üzere NATO ve AB üyeliği konularıyla gündeme gelen Ukrayna ve SSCB sonrası bu coğrafyada kurulan diğer ülkelerin üyelik yolunda attıkları adımlar, ödedikleri bedeller ve NATO’nun bölge ülkeleriyle hangi alanlarda işbirliğinin olduğu üzerinde durulacaktır. Daha sonra NATO’nun genişleme politikalarının Batı dünyası, Türkiye ve Sovyet sonrası coğrafyada nasıl karşılandığı, genişlemenin bölgesel ve küresel çapta ne tür etkilerinin olduğu, genişleme politikalarının başta enerji güvenliği, gıda, güvenlik, terörizm, ekonomi ve caydırıcılık konularında yaratmış olduğu sorunlar üzerinde durulacaktır. Genişlemenin NATO’ya ekonomik açıdan getirdiği sorumluluklar ve ileride NATO’ya üye devletlerin sayısının artmasının NATO’nun gelecekteki gücü ve caydırıcılığı konularındaki etkileri de değerlendirilecektir. Özellikle Rusya Ukrayna savaşıyla birlikte yeniden gündeme gelmeye başlayan paralı askerler sorunu, cihatçı örgütlerin Kafkasya’ya yerleştirilmeye başlandığı iddiaları ile savaş sırasında Ukrayna’ya yönelik NATO’nun sağladığı askeri ve lojistik desteklerin hangi alanlarla sınırlı kaldığı ve bu tür deskteklerin gelecekte ne tür sorunların yaşanmasına sebebiyet verebileceği hususları ele alınacaktır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.