Giriş: Olumlu bir doğum sürecini deneyimlemiş olmak kadınların doğum korku ve kaygılarını azaltmaktadır.Amaç: Bu araştırma vajinal doğum yapan kadınların doğuma ve hemşirelik bakımına ilişkin algılarının belirlenmesi amacıyla gerçekleştirildi.Yöntem: Araştırma tanımlayıcı ve kesitsel tipte olup 20 Ekim 2019–1 Ocak 2020 tarihleri arasında Van’da bir eğitim ve araştırma hastanesine başvuran 391 kadın üzerinde gerçekleştirilmiştir. Veri toplama aracı olarak Katılımcı Bilgi Formu, Annenin Doğumu Algılama Ölçeği ve Hastanın Hemşirelik Bakımını Algılama Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde bağımsız gruplar t-testi, One-way Anova testi, Kruskal-Wallis testi ve Spearman Korelasyon testi kullanılmıştır.Bulgular: Annelerin Doğumu Algılama Ölçeği puan ortalamaları ile sağlık güvencesi, sigara kullanımı, genel doğum ağrısını hissetmedeki rahatlık durumu, gebelik boyunca eş desteği arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmuştur (p < 0,05). Hastanın Hemşirelik Bakımını Algılama Ölçeği puan ortalama ve ortancaları ile yaş, öğrenim düzeyi, ailenin ekonomik durumu ve doğum sayısı arasında istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur(p < 0,05). Annenin Doğumu Algılama Ölçeği puanları ile Hastanın Hemşirelik Bakımının Algılama Ölçeği arasında istatistiksel açıdan pozitif yönde orta düzeyde bir ilişki saptanmıştır(r = 0,305; p < 0,001).Sonuç: Doğum algısı olumlu olan kadınların hemşirelik bakımını algılama düzeyinin de olumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Hemşireler kadınlara doğuma hazırlık eğitimleri vermeli, hasta-hemşire arasında güven inşa etmeleri ve doğumdan hemen sonra ten tene teması sağlanması önerilmektedir.

Bu ar aştır ma Tür kiye'de bir hastanede çalışan hemşirelerde koronafobi ve bunu etkileyen faktörleri incelemek amacı ile yapıldı. Materyal ve Metot: Tanımlayıcı tür de tasar lanan ar aştırma 05-12 Şubat 2021 tarihleri arasında yapıldı. Araştırmada kartopu örnekleme yöntemi ile ulaşılabilen, gönüllü 310 hemşire ile çalışıldı. Veriler sosyal ağlar aracılığı ile "Sosyodemografik Bilgi Formu", "Koronavirüs 19 Fobisi Ölçeği" kullanılarak toplandı. Verilerin analizinde sayı, yüzde, ortalama, bağımsız gruplarda t testi, tek yönlü varyans analizi, Kruskall Wallis testi kullanıldı. Bulgular: Ar aştır mada kadın olma, dahili klinikler de çalışıyor olma, gündüz saatlerinde çalışıyor olma, kronik hastalık varlığı, yakınının Covid-19 tanısı alması ve aşılanma durumlarına göre koronafobinin psikolojik alt boyut puanıın daha yüksek olduğu saptandı. Evli, çocuklu olan ve yakınına Covid-19 tanısı konulan hemşirelerde ve Covid-19 sürecinde hemşirelik yapmak isteyen hemşirelerde diğer gruplara göre Koronafobi ve tüm alt boyutları puanlarının yüksek olduğu belirlendi (p<0,05). Sonuç: Ar aştır mada hemşir eler in daha çok kor onafobinin psikolojik boyutundan etkilendikleri görülmektedir. Hemşirelerin psikolojik savunmalarını güçlendirmek için psikoeğitime yönelik müdahalelerin yapılması önerilmektedir.

No abstract

This study aimed to determine the relationship between fear of COVID-19 and cyberchondria in pregnant women (n=197). This study was conducted between April-May 2021. Research data were collected using the Fear of COVID-19 Scale and the Cyberchondria Severity Scale. It was determined that there was a significant difference between the income status of the pregnant women and the fear of Covid-19 and between the state of being allergic and cyberchondria (p < 0.05). A positive and significant correlation was found between the total Fear of COVID-19 Scale score of the pregnant women, their total Cyberchondria Severity Scale score and the compulsion, distress, and excessiveness subscale scores (p

Aim: The aim of this research was conducted to determine the relationship between self-sufficiency perceptions and infant nutrition attitudes of nurses and midwives working in a training and research hospital. Material and Methods: The research was descriptive and conducted between February and June 2021. It was conducted on 285 female nurses and midwifes in a hospital of eastern Turkey. "Socio-demographic Questionnaire Form", "General Self-Efficacy Scale" and "Lowa İnfant Feeding Attitude Scale" were used in data collection. Number, percentage, mean, Mann Whitney U test, One-Way Anova, Kruskall Wallis and Spearman correlation test were used in data analysis. Results: 33.7% of nurses and midwives were in age between 31-35, 58.6% had moderate income status, 62.1% were married, 84.9% were not pregnant and 46.3% did not have children. The scale average score of nurses and midwives self-sufficiency was 49.00±7.70. The scales of İnitiative, Persistence and Effort sub-dimensions were 20.72±6.70, 16.04±2.71, and 11.32±2.35 respectively. The average score of the infant nutrition attitude scale was 72.68 ±7.87. It was found that there was a negative significant relationship between the genaral self-sufficiency scale and the scores of the lowa infant feeding attitude scale (r =-0.124, p