Renewable energy plays an important role in meeting the ever increasing energy demand of the modern world. At this point, underground thermal energy storage has been suggested as a clean and efficient alternative of energy extraction for the sustainable future as one of the renewable energy varieties. Thermal energy storage systems in the aquifers have preluded the energy market with great success in many countries. Hot and cold natural energy sources are stored in the aquifer by using underground water to store the heat in this system. Efficiency of the system depends on several factors including groundwater temperatures and flow characteristics. Among the different underground thermal energy storage options, one of the most promising and commercial option is known as aquifer thermal energy storage (ATES). Based on the recent developments reported in the literature, general design procedures and construction techniques as well as relationships related with the efficiency of ATES systems are reviewed within the scope of this paper. The applications from the world and Turkey were discussed in a comparative approach.

No abstract

ÖZSon yıllarda, biyojeokimyasal yöntemler maden aramalarında yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada, Mezitli Deresi (Mersin) boyunca doğal olarak yetişen Platanus orientalis (doğu çınarı) ve Phragmites australis (kamış) bitki türlerinde biyojeokimyasal anomalilerin saptanması amaçlanmıştır. Mezitli (Mersin) bölgesinde 8 istasyondan alınan P. australis ve P. orientalis bitkilerinin yaprak ve dal örnekleri ile bu istasyonlardan alınan toprak ve dere suyu örneklerindeki Li, B, Al, Ti, V, Cr, Mn, Fe, Co, Ni, Cu, Zn, As, Se, Rb, Sr, Mo, Cd, Sn, Cs, Ba ve Pb için element düzeyleri, endüktif eşleşmiş plazmakütle spektrometrisi (ICP-MS) ile saptanmıştır. Bu analiz sonuçlarının istatistiksel olarak incelenmesi sonucunda, P. orientalis bitki türünün dalının B (n = 10, r = 0,76, % 99 güvenilirlikle P < 0,01), Cr (n = 12, r = -0,67, % 95 güvenilirlikle, P < 0,05), Sr (n = 9, r = 0,72, % 95 güvenilirlikle, P < 0,05) ve Pb (n = 11, r = 0,63, % 95 güvenilirlikle, P < 0,05) elementleri için belirtgen bitki olarak biyojeokimyasal prospeksiyonda kullanılabileceği saptanmıştır. Aynı zamanda P. australis bitki türünün yaprağının ise Cu (n = 11, r = -0,66, %95 güvenilirlikle, P < 0,05), Cr (n = 11, r = 0,64, %95 güvenilirlikle, P < 0,05) ve Li (n = 10, r = 0,77, % 99 güvenilirlikle, P < 0,01) elementleri için belirtgen bitki olarak biyojeokimyasal prospeksiyonda kullanılabileceği saptanmıştır. Ayrıca Cr, B, Sr, Pb, Cu ve Li için belirtgen bitki olarak saptanan P. orientalis ve P. australis bitki türleri ile toprak arasındaki inter-element ilişkileri de incelenmiştir.