ÖZET Amaç: Granüler hücreli tümörler (GHT); çeşitli lokalizasyonlarda görülen, en sık baş-boyun bölgesinde tespit edilen, nadir, genellikle benign yumuşak doku tümörleridir. GHT ile ilgili literatürde geniş olgu serileri bulunmakla birlikte, baş-boyun bölgesine spesifik olgu serileri sınırlıdır. Çalışmamızda, merkezimizde baş-boyun lokalizasyonunda GHT tanısı almış olgularımızın klinik ve patolojik bulguları ile birlikte değerlendirilmesi ve baş-boyun bölgesi tümörlerinde GHT'lerin de ayırıcı tanı içerisinde yer alması gerektiğinin vurgulanması amaçlandı. Gereç ve Yöntemler: 2007-2019 yılları arasında, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Ana Bilim Dalında, baş-boyun lokalizasyonunda GHT tanısı almış olgularımız ele alındı. Tüm lokalizasyonlarda GHT tanısı alan 32 vakanın 10'u baş-boyun bölgesinde lokalize idi. Olgulara ait veriler hasta dosyaları ve patoloji raporları taranarak, Hematoksilen & Eozin boyalı preparatlar patoloji arşivinden çıkarılarak yeniden değerlendirildi. Tüm olgulara S-100, CD68, Ki67 immünohistokimyasal boyalar ve Periyodik Asit Shifft (PAS) boyası uygulandı. Bulgular: GHT'ler çeşitli lokalizasyonlarda görülen, ancak en sık baş-boyun bölgesinde tespit edilen tümörlerdir. Baş-boyun bölgesinde saptadığımız 10 olgunun yaş ortalaması 34,2 olup, çoğunluğu (%70) kadındı. Semptomlar lokalizasyona göre değişiklik göstermekte idi. Olguların eksizyon materyallerinin makroskobik ve mikroskobik özellikleri değerlendirildi. Ortalama tümör çapı 2,44 cm idi. Dokuz olguda morfolojik olarak benign özellikler izlenirken, 1 olguda malignite kriterleri gözlendi. Tüm olgularda mitotik aktivite 0-3 aralığında olup, ortalama 0,2 idi. On olguda S-100 (%100) ve 6 (%60) vakada CD68 pozitifliği tespit edildi. Ki67 proliferatif indeksi en yüksek %15, en düşük %0,1 olup, ortalama %3,31 olarak saptandı. PAS, vakaların 8'inde (%80) pozitif izlendi. Olgularımızın klinik takip süresi 3-14 yıl idi. Benign GHT tanısı alan 9 olguda nüks gözlenmezken, malign GHT tanısı alan 1 olgu tanı aldıktan 5 ay sonra nüks etti. Sonuç: GHT'ler, baş-boyun bölgesinde ayırıcı tanıda akılda tutulması gereken tümörler olup, morfolojik ve İHK belirteçler ile desteklenmesi ve malignite potansiyelinin belirlenmesi önemlidir. Çalışmamızda olgu serilerinin nadir olduğu bu antiteye dikkat çekilmiş olup, merkezimizin deneyimleri paylaşılmıştır.