Bu çalışmada geleneksel heparin rejimi ile yağsız vücut ağırlığına göre hesaplanan heparin doz rejimi yeterli antikoagülasyonun sağlanması ve perioperatif kanama ile ilişkili komplikasyonlar açısından karşılaştırıldı. Ça lış ma pla nı: Bu prospektif, tek kör, randomize çalışmaya Haziran 2016-Ocak 2017 tarihleri arasında kardiyopulmoner baypas ile elektif kapak ameliyatı yapılan toplam 100 erişkin hasta (42 erkek, 58 kadın; ort. yaş 52.7 yıl; dağılım, 22-84 yıl) alındı. Kardiyopulmoner baypas öncesinde heparin dozu, aktüel vücut ağırlığına göre (n=50) ve yağsız vücut ağırlığına göre (n=50) olmak üzere 4 mg/kg olarak ayarlandı. Kardiyopulmoner baypasa başlanması için minimum aktive pıhtılaşma zamanı hedef değeri 480 sn. olarak kabul edildi. Demografik ve hemodinamik veriler, heparin sonrası aktive pıhtılaşma zamanı, ek heparin ve perioperatif transfüzyon, ameliyat sonrası drenaj miktarları, yeniden ameliyatlar ve mortalite kaydedildi. Bul gu lar: Demografik veriler, kros klemp ve kardiyopulmoner baypas süreleri ve ameliyat sırası transfüzyon ihtiyacı gruplar arasında anlamlı düzeyde farklı değildi. Heparinin başlangıç ve toplam dozlarının yanı sıra toplam protamin dozu, aktüel vücut ağırlığı grubunda anlamlı düzeyde daha yüksekti. Ameliyat sonrası transfüzyon oranları da, bu grupta daha yüksekti. Yağsız vücut ağırlığı grubunda hiçbir hastada yeniden ameliyat gerekli olmaz iken, aktüel vücut ağırlığı grubunda üç hasta yeniden ameliyat edildi. So nuç: Çalışma sonuçlarımız kardiyopulmoner baypas sırasında yağsız vücut ağırlığına göre hesaplanan heparin doz titrasyonu ile yeterli antikoagülasyon sağlanabileceğini ve toplam heparin ve protamin dozlarının düşürülmesi ile ameliyat sonrası kanama ve kan ürünü transfüzyonu gereksinimin azaltılabileceğini göstermiştir. Anah tarsöz cük ler: Aktüel vücut ağırlığı; kan yönetimi; kardiyak anestezi; kalp cerrahisi; kardiyopulmoner baypas; heparin; yağsız vücut ağırlığı; protamin; tamponad.