Sanayi sonrası topluma geçişle birlikte çalışma yaşamı ve meslekler önemli değişimler yaşamıştır. Özellikle bilgi toplumlarına geçiş, sosyal dinamiklerin yanı sıra mesleklerin de sorgulanmasına neden olmuştur. Kol gücüne dayalı meslekler irtifa kaybederken bilgiye dayalı mesleklere olan rağbet artmıştır. Esasen bu noktada öğretmenliğin bilginin taşıyıcılığına yönelik işlevi nedeni ile mesleki itibarının artması beklenir. Ancak mesleğin her geçen gün itibar kaybettiği alan yazınında pek çok çalışmaya konu edilmiştir. Diğer yandan Türkiye özelinde söz konusu külliyatın konuyu ekseriyetle niceliksel boyutu ile ele aldığı ifade edilebilir. Bu nedenle mesleki itibarla ilgili olarak, meslek mensuplarına yönelik derinlikli çalışmaların sayısı arzu edilen düzeyde değildir. Bu bağlamda mesleğin itibarını ve imajını olumsuz etkileyen faktörlere ve söz konusu faktörlerin birbiri ile ilgisine dair derinlikli çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu araştırmada öğretmenlik mesleğinin itibarına etki eden sosyo-kültürel faktörlerin, mensupların kendi görüşleri doğrultusunda ortaya konması hedeflenmiştir. Bu amaç doğrultusunda çalışma, nitel araştırma yaklaşımlarından fenomenolojik desene göre tasarlanmış, üyelerin kendi gözünden kendilerine, ortaklaşa düzeyde deneyimlerine ve toplumun gözünden kendilerine olan algılarının anlaşılması hedeflenmiştir. Araştırma grubu olarak Konya merkez ve ilçelerinde farklı branşlarda görev yapan 30 öğretmen, amaçsal örneklem yolu ile seçilerek yarı yapılandırılmış mülakat gerçekleştirilmiştir. Toplanan veriler betimsel ve sistematik analiz ile çözümlenmiş ve temalar oluşturulmuştur. Araştırma sonucunda öğretmenlerin mesleki itibar bakımından kendilerini giderek daha gerilemiş olarak değerlendirdikleri, bu durumun sebebi olarak mesleki yetkinlik, üslup ya da meslektaşların tutumu gibi durumları münferit olarak gördükleri ve değişimin temel dinamiklerini toplumsal kültürün mesleğe atfettiği anlamda aradıkları sonucuna varılmıştır. Üretilen bu yeni anlam ailelerin çocuklara atfettiği değer, sınav odaklı yaklaşımların meslek itibarını sayılara indirgemesi, öğretmenlere yüklenen bakıcı rolü, eğitim simülasyonlarının artışı, öğretmene yüklenen rolün toplumsal ideallerden uzaklaşması, mesleğin giderek kadınsılaşması ve pandemi sürecine bağlanmaktadır.