Klasik ve Neo-klasik Yönetim Düşüncesi, örgütlerin yönetilmesinde mekanik bir evren modeli ve geleneksel tersinebilir anlayışı benimsemektedir. Bu anlayış, örgütleri statik ve kapalı sistemler olarak tanımlamaktadır. Bilgi teknolojilerindeki değişimler, örgütleri statik bir nesneden performatif bir sürece dönüştürmüştür. Bu dönüşüm, örgütlerin yönetilmesi için yeni bir yaklaşımın şekillenmesine neden olmuştur. Bu ihtiyaca cevaben, Genel Sistem Teorisi ortaya atılmıştır. Açık sistem anlayışı ile Modern Yönetim Düşüncesinin temellerini atan Teori, kamu yönetimi alanındaki reformların da ilham kaynağı olmuştur. Bu reformlar arasındaki en güncel örnek, 2018 yılında, yeni hükümet sistemiyle birlikte hayata geçirilen Politika Kurullarıdır. Kamu politikalarının belirlenmesi, izlenmesi ve değerlendirilmesi sürecinde hızlı ve istikrarlı karar alımına yardımcı olabilecek yeni bir kamu aktörü olarak oluşturulan Politika Kurulları, rolleri yasalarla tanımlı kurul üyeleri vasıtasıyla kamu politika paydaşları arasında çok aktörlü ve etkileşim merkezli bir yönetim anlayışı ile örgütlenmiştir. Çalışmanın amacı, Politika Kurulları ile Sistem Teorisinin fikri bağlarını ortaya koymaktır.