Amaç: Güvenli bağlanma, psikopatolojinin gelişmesini engelleyen koruyucu bir mekanizmadır;güvensiz bağlanma ise çocuk psikopatolojileri,özellikle de depresyon dahil içselleştirme sorunlarıyla sıklıkla ilişkilidir. Bu çalışmada, depresyon tanısı olan ergenlerde bağlanma stillerinin belirlenmesi,güvensiz bağlanma ile anksiyete/depresyon seviyeleri ve demografik faktörler arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Bu çalışmaya çocuk ve ergen psikiyatrisi polikliniğine başvuran ve DSM-5-TR’e göre depresyon tanısı saptanan 12-17 yaş arası 119 kız, 33 erkek ergen dahil edilmiştir. Çalışmaya dahil edilen tüm ergenlere demografik özellikleri belirlemek için araştırmacılar tarafından hazırlanan sosyodemografik bilgi formu, bağlanma stillerinin belirlenmesi için İlişki Ölçekleri Anketi,anksiyete ve depresif semptomlar için Revize Edilmiş Çocuk Anksiyete ve Depresyon Ölçeği (ÇADÖ-Y) doldurtulmuştur.
Bulgular: Olguların çoğunluğunun güvensiz bağlanmaya (%88.8,n=135; sırasıyla kayıtsız bağlanma %59.2, korkulu bağlanma %17.8, saplantılı bağlanma %11.8), %11.2‘sinin ise güvenli bağlanmaya sahip olduğu saptanmıştır. Cinsiyete göre kayıtsız bağlanma puanları ve ÇADÖ-Y sosyal anksiyete bozukluğu,panik bozukluk,ayrılık kaygısı bozukluğu alt ölçekleri ile ÇADÖ-Y toplam anksiyete/depresyon puanı kızlarda erkeklere göre anlamlı yüksek bulunmuştur (p