Günümüzde, lojistik faaliyetlerin etkin hale getirilmesi ve bu faaliyetlerle ilgili uzun vadeli, alternatifli planların hazırlanması, ülkelerin rekabet gücünün sürdürülebilirliği adına mutlaka gerçekleştirilmesi gereken işlemler haline gelmiştir. Bu işlemlerin en önemlisi, ülkenin stratejik noktalarında lojistik üslerin kurulumu ve bu üslerin verimli biçimde işletilebilmesidir. Avrupa ve Asya kıtalarını birbirine bağlayan Türkiye; sahip olduğu dış ticaret hacmi ile birlikte, coğrafi ve kültürel açıdan da lojistik üs vasfını kazanma adına gereken potansiyele sahiptir. Tüm Dünya ülkelerinde olduğu gibi, ülkemizde de lojistik faaliyetler açısından gelişmeler kaydedilmiş olmasına rağmen, bu gelişmeler ülke potansiyelinin gerisinde kalmış ve Lojistik Performans Endeksi sıralamasında 2007 yılında Türkiye 30. sırada iken; 2018'de 47. sırada yer almıştır. Bu durum, her geçen yıl daha çok önem kazanan ve diğer ülkelerle Türkiye'nin arasının açılmasına sebep olan lojistik üslerin önemini ortaya çıkarmaktadır. Dolayısıyla, lojistik üs olma yolunda stratejik planların derhal uygulamaya geçirilerek mevzuatın efektif hale getirilmesi ve altyapının geliştirilmesi gerekmektedir. Ülke performansının artırılması adına, kombine taşımacılığı nitelik ve nicelik olarak artırmak da, atılması gereken adımlardan biridir. Bu çalışmada, ülkemizin lojistik performansı değerlendirilmiş ve lojistik üslerin önemi üzerinde durulmuştur.