Besim F. Dellaloğlu ile Türkiye’de Kültürel Çalışmalar Üzerine

Abstract

This work is licensed under Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License -1964'te kurulan The Centre for Contemporary Cultural Studies tüm dünyada kabul gören bir akademik disiplinin ortaya çıkışını sağladı. Takip eden süreçte Kültürel Çalışmalar tam da olması gerektiği gibi farklı ülkelerin, ulusların kendi öznellikleri içinde yapılandırdığı (İngiliz Kültürel Çalışmaları, Amerikan Kültürel Çalışmaları, Avustralya Kültürel Çalışmaları vs.) bir çalışma alanı olarak belirdi. Bu doğrultuda Türkiye akademisi nerede duruyor? Sizce bu süreçte ortaya çıkıp biçimlenmiş bir Türk/ Türkiye Kültürel Çalışmalarından söz edebilir miyiz? Pek sanmıyorum. Eğer yanlış hatırlamıyorsam. Türkiye 'de Kültürel Çalışmalar tecrübesi ilk kez 2000'lerin başında İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde bir Yüksek Lisans programı olarak başladı. O dönem ben de yarı zamanlı olarak Bilgi'de ders veriyordum. Galiba 2017 yılına kadar da devam ettim. Derslerime Kültürel Çalışmalar'dan düzenli olarak öğrenciler geliyordu. Ayrıca o programda ders veren meslektaşlarımın çoğunu yakından tanıyordum. Dolayısıyla benim için alanla tanışma bu vesileyle oldu. Bunun ardında diğer bazı vakıf üniversitelerinden benzer Yüksek Lisans programları açılmaya başladı. Uzun süre lisans ve doktora girişimi duymadık. Sabancı Üniversitesi'ndeki alternatif yapılanma dışında Türkiye'de henüz dört başı mamur bir Kültürel Çalışmalar lisans bölümü mevcut değil. Doktora tecrübesi bildiğim kadarıyla birkaç yıl önce Yıldız Teknik Üniversitesi'nde başladı. Son halini bilemiyorum.