Katılımcı yönetişim (KY), yönetişim teorisinin bir alt kümesi olarak müzakereci uygulamalarla demokratik katılıma vurgu yapan, katılımı ayrıntılı ilke ve kurumlara dayandıran ve bu yolla vatandaş katılımını güçlendirmeyi hedefleyen popüler bir mefhumdur. Kavramsal açıdan katılımcı yönetişim girişimlerinin ayırt edici özelliklerine ilişkin mevcut literatür sınırlıdır. Ayrıca katılımcı yönetişim normatif olarak çekici çözümler sunsa da uygulamada çeşitli sorunlarla karşılaşabilmektedir. Bu makale, katılımcı yönetişime ilişkin normatif söylemleri ve pratik deneyimleri karşılaştırarak katılımcı yönetişim üzerine etraflı bir tartışma sunmayı amaçlamaktadır. Teorik ve pratik karşılaştırma; temsili demokrasi-meşruiyet, etkinlik-verimlilik, kapsayıcılık, hesap verebilirlik ve kamu değeri olmak üzere beş konu başlığı altında yapılmıştır. Sonuç olarak, müzakereci süreçler yoluyla temsili demokrasinin katılım sorunlarını giderme ve yerel düzeyde verimliliği sağlama hususlarında KY başarılı sonuçlar sunmaktadır. Bununla beraber katılımcı yönetişimin ayrı sosyal, siyasi ve idari bağlamlarda farklı çıktılar sağladığı görülmüştür. Katılımcı yönetişim, siyasi meşruiyeti sağlama, hesap verebilirlik, kapsayıcılık ve kamu değeri oluşturma gibi hedeflerde tek başına bir belirleyici olmaktan uzaktır.