Search citation statements
Paper Sections
Citation Types
Year Published
Publication Types
Relationship
Authors
Journals
Osmanlı Seyahatname geleneği içerisinde ilk akla gelen isimlerinden biri olan Evliya Çelebi, yaklaşık yarım asırlık bir tecrübenin sonucu olarak kaleme aldığı ve meraklısına pek çok konuda malumat sunduğu zengin eserinde, gezip gördüğü yerlerdeki pek çok sıra dışı olayı ve durumu okuyucuya aktarmaktadır. Onun eserinde işlemiş olduğu konulardan biri de, 1637 yılında Don Kazakları tarafından ele geçirilen Azak kalesinin, içerisinde kendisinin de bulunduğu Osmanlı-Kırım müttefik ordusu tarafından sükûtundan (ele geçirilme) yaklaşık dört yıl sonra geri alınma girişimi ve akabinde yaşananlar olmuştur. Bu çalışmada Evliya Çelebi’nin mezkûr (bahsedilen) seferde gördüğü olay ve durumları, onları ele alış tarzını irdelemek amaçlanmaktadır. Hiç şüphesiz seferde muvazzaf bir asker olan Evliya Çelebi’nin Seyahatname adlı eseri, Osmanlı ve Kırım Hanlığı siyasi tarihi içinde neden ve sonuçları ile oldukça önemli olan 1641-1642 Azak Seferi hakkında oldukça önemli bilgiler vermektedir. Kronik tarih kaynaklarının aktardıklarının yanı sıra olayın bizzat içinde olan Evliya Çelebi’nin şahit olduğu atmosferi, tarafların askerlerinin fiziki ve psikolojik durumunu, bir nevi röportaj mahiyetinde olan çevresindeki kişilerin sözlerini eserinde aktarması gibi sadece kendisinde bulabileceğimiz nadir nitelikte olan hususlar; konusu hakkında birinci el kaynak olan kendisinin aktardığı bilgiler üzerine olan dikkati yoğunlaştırmaktadır.
Osmanlı Seyahatname geleneği içerisinde ilk akla gelen isimlerinden biri olan Evliya Çelebi, yaklaşık yarım asırlık bir tecrübenin sonucu olarak kaleme aldığı ve meraklısına pek çok konuda malumat sunduğu zengin eserinde, gezip gördüğü yerlerdeki pek çok sıra dışı olayı ve durumu okuyucuya aktarmaktadır. Onun eserinde işlemiş olduğu konulardan biri de, 1637 yılında Don Kazakları tarafından ele geçirilen Azak kalesinin, içerisinde kendisinin de bulunduğu Osmanlı-Kırım müttefik ordusu tarafından sükûtundan (ele geçirilme) yaklaşık dört yıl sonra geri alınma girişimi ve akabinde yaşananlar olmuştur. Bu çalışmada Evliya Çelebi’nin mezkûr (bahsedilen) seferde gördüğü olay ve durumları, onları ele alış tarzını irdelemek amaçlanmaktadır. Hiç şüphesiz seferde muvazzaf bir asker olan Evliya Çelebi’nin Seyahatname adlı eseri, Osmanlı ve Kırım Hanlığı siyasi tarihi içinde neden ve sonuçları ile oldukça önemli olan 1641-1642 Azak Seferi hakkında oldukça önemli bilgiler vermektedir. Kronik tarih kaynaklarının aktardıklarının yanı sıra olayın bizzat içinde olan Evliya Çelebi’nin şahit olduğu atmosferi, tarafların askerlerinin fiziki ve psikolojik durumunu, bir nevi röportaj mahiyetinde olan çevresindeki kişilerin sözlerini eserinde aktarması gibi sadece kendisinde bulabileceğimiz nadir nitelikte olan hususlar; konusu hakkında birinci el kaynak olan kendisinin aktardığı bilgiler üzerine olan dikkati yoğunlaştırmaktadır.
Bu çalışmada Türkiye'de (Manyas-Kocagöl Köyü/Akşehir-Kazak Köyü'nde) yaşayan Don Kazakların 1962 ve 1963 yılındaki göçü uluslararası boyutu ile ele alınmaktadır. Osmanlı Devleti'nin Karadeniz'in kuzeyini fethi sürecinde mücadele ettiği Don Kazakların bir kısmı, yaşanan siyasi olaylar sonrasında Osmanlı Devleti himayesine girmiştir. Önce Tuna Boyuna yerleştirilen Don Kazakları, farklı tarihlerde Anadolu'ya, Kocagöl ve Beyşehir Gölleri kenarına, göç etmiş, 1963 yılına kadar bu topraklarda yaşamışlardır. Don Kazakları inancında yedi göbeğe kadar akrabalarla evlenmeleri günahtı. Uzun yıllar yaşadıkları Anadolu'da yıllardır evlenmeler nedeniyle neredeyse tamamı akraba olmuştu. Bu durum evlenememelerine, beraberinde göç kararı almalarına neden olmuştur. Göç kararı her ne kadar içsel nedenden dolayı alınsa da bu kararın ortaya çıkmasında ve yönlenmesinde uluslararası gelişmeler de önemli rol oynamıştır. Araştırmada Don Kazakların göç kararının ortaya çıkışı ve göç sürecinde meydana gelen gelişmelerin uluslararası boyutu, ülke ilişkileri ve kamuoyuna etkisi arşiv belgeleri başta olmak üzere dönemi aydınlatan anı, hatırat ve araştırma eserleri kapsamında elde edilen bilgi ve bulgularla ortaya konulmaktadır.
Osmanlı arşivinden bir belgeyi tahlil eden mevcut çalışma öncelikle belgenin tarihlendirilmesi ve özetine dair bir düzeltme çabasındadır. Rusya Federasyonu’ndan kopyaları getirilen YB(1) tasnifindeki Osmanlıca belgeler arasında 1/3 numaralı bu mektubun yazarı, arşiv özetinde iddia edildiği üzere herhangi bir Hafız Ali Paşa değildir. Çalışmada mektubun dönemin Kaptan-ı Deryası Çatalcalı Hasan Paşa tarafından kaleme aldırıldığı gösterilmiştir. Ardından belgenin arşiv özetinde net olarak belirtilmeyen tarihinin, 24 Haziran-4 Temmuz 1627 arası olduğuna dikkat çekilmiştir. Kaptan-ı Derya Hasan Paşa 1627 yazında serdar olarak tayin edildiği Özi Seferi’nde aynı anda hem Osmanlı donanmasını hem de Balkanlar’daki kara kuvvetlerini komuta etmekteydi. Amacı, Lehistan’a bağlı Zaporog Kazaklarının her yıl denize inip Osmanlı kasabalarını yağmalamalarını engellemek için Dinyeper Nehri ağzına kale inşa ettirmekti. Sefere başladığı sırada Rus Çarı Mihail Feodoreviç’e, incelemeye aldığımız mektubunu yollamıştır. Genel itibariyle Osmanlı-Rus dostluğunun pekişmesini talep eden mektup, Çar Mihal Feodoreviç’ten Don Kazaklarının Karadeniz’e inişini engellemesini rica etmektedir. Kısaca Zaporog Kazak akınlarının kale inşasıyla engellenmeye çalışıldığı bir dönemde Osmanlı amirali, Rus Çarı’ndan kendine tabi olan Don Kazaklarını kontrol altında tutmasını talep etmektedir. Mektubun siyasi muhtevası yanı sıra, Rusya’ya taşınması sırasında karşılaştığımız aracı da önem arz etmektedir. Osmanlı tabiyetinde bir Rum tüccar olan Tomas Kantakuzenos, aile geleneğini devam ettirip Rusya ve Osmanlılar arasında ticari-diplomatik bağların tesisinde önemli rol oynamıştır. Daha önce de Rusya’ya diplomatik görevle yollanan Tomas Kantakuzenos, 1627’de tekrar hususi olarak görevlendirilmiş ve Kaptan-ı Derya Hasan Paşa’nın ve Sultan IV. Murad’ın mektuplarını Moskova’ya taşımıştır. Kaptan-ı Derya Hasan Paşa’nın yazdırdığı mektubun muhtevası, 17. yy ilk yarısında Karadeniz’in korunması için Osmanlıların kalkıştığı askeri ve diplomatik girişimleri özetler niteliktedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.