Mayıs 2013'te yayımlanacağını duyurmuştur. DSM-5'de otizmle ilgili yapılması planlanan başlıca değişikliklere göre, DSM-IV-TR'de Yaygın Gelişimsel Bozukluklar çatısı altında yer alan otistik bozukluk, Asperger Sendromu, başka türlü adlandırılamayan yaygın gelişimsel bozukluk ve çocukluğun dezintegratif bozukluğu tanı kategorileri yerine birleşti-rilmiş tek bir otizm spektrum bozukluğu tanısı kullanılacaktır. Genetik altyapısı nedeniyle Rett Sendromu bu tanıya dahil edilmeyecektir. Ayrıca, otizm spektrum bozukluğu tanısı alan bireyler arasında, bozukluğun yol açtığı zorluklar nedeniyle ihtiyaç duyulan desteğin düzeyine bağlı olarak derecelendirme yapılacaktır. Bu revizyonun arkasındaki temel gerekçe; otizmin, farklı gelişim alanlarında sahip olduğu belirtileri hafiften ağıra değişen çeşitli bireyleri kapsayan bir spektrum olarak daha iyi biçimde kavramsallaştırılmasıdır. Farklı alt grupları ayırdetmek yerine şiddeti belirlenmiş tek bir tanı kategorisinin kullanılması sonucu otizm tanısının özgüllüğünün arttırılması amaçlan-maktadır. DSM-5 taslağı ile ilgili dile getirilen en büyük endişe; planlanan değişikliklerden sonra DSM-IV-TR'e göre yaygın gelişimsel bozukluk tanısı almış bazı bireylerin yeni sisteme göre tanı alamayabileceği ihtimali olmuştur. DSM-5'in yayımlanmasının ardından dünya ve Türkiye genelinde yeni otizm spektrum bozukluğu tanı ölçütlerinin kullanımına ilişkin klinik, yasal ve eğitimsel düzenlenlemelerin hız kazanması beklenmektedir. Bu yazıda DSM-5 ile birlikte gelmesi planlanan yeni otizm spektrum bozukluğu tanısı, tasarlanan revizyonun temelleri, kamuoyu ile paylaşılan taslağa yönelik genel eleştiri-©2013, Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar eISSN:1309-0674 pISSN:1309-0658