ÖZETGelişmiş ülkelerde giderek azalan enfeksiyon hastalıklarından biri olan şarbon, özellikle Türkiye gibi hayvancılığın yaygın olduğu ülkelerde ciddi bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Bu raporda Diyarbakır ilinin Kırkıra köyünde saptanan dört deri şarbonu olgusu sunulmaktadır. Hastanemize başvuran olguların üçü kadın, biri erkek olup, öykülerinden, ölmüş inek etinin doğranması sıra-sında parmaklarını kestikleri öğrenilmiştir. Olgular, maruziyetten yaklaşık 1 hafta sonra parmakların-da gelişen lezyonlar ve 10 gündür devam eden yüksek ateş şikayetleriyle hastaneye başvurmuşlardır. Lezyonların eritemli ve ödemli zeminde, düzensiz kenarlı, nekrotik vezikülobüllöz tarzda olduğu izlenmiş; klinik olarak bunların dışında sistemik bulguya rastlanmamıştır. Laboratuvar bulguları normal bulunmuştur. Hastaların lezyonlarından alınan sıvının Gram boyamasında tipik bambu kamışı görü-nümlü gram-pozitif basiller görülmüş; kanlı agarda yapılan kültürlerde aerobik koşullarda 24 saatte 2-3 mm çapında üzeri granüllü, kırışık, gri renkte R tipi koloniler yapan bakteriler üretilmiştir. Sadece bir olguda, lezyonun tipik görünümüne ve direkt mikroskopide karakteristik gram-pozitif basillerin görülmesine rağmen kültürde üreme olmamıştır. İzolatlar (n= 3) konvansiyonel mikrobiyolojik yöntemlerle Bacillus anthracis olarak tanımlanmış, ayrıca Vitek 2 (BioMerieux, Fransa) otomatize sistemi ile de doğrulanmıştır. Disk difüzyon yöntemiyle CLSI önerilerine göre yapılan antibiyotik duyarlılık testlerinde, izolatların penisilin G, ampisilin, eritromisin, amikasin, kloramfenikol, tetrasiklin, vankomisin ve siprofloksasine duyarlı olduğu saptanmıştır. Olgular, penisilin veya siprofloksasin tedavisi ile birlikte topikal yara bakımı yapılarak başarı ile tedavi edilmişlerdir. Son yıllarda Türkiye'nin özellik-le Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden çok sayıda olgu serileri rapor edilmektedir. Diyarbakır bölgesinde saptadığımız bu dört deri şarbonu olgusu ile de, konuya bir kez daha dikkat çekilme-si amaçlanmıştır. Sonuç olarak, ülkemizde şarbonun endemik olduğu bölgelerde, risk grubunda yer alan kişilerin eğitimi, koruyucu önlemlerin alınması ve hayvan/hayvan ürünlerine maruziyet öyküsü olan hastalarda vezikül ve ödemle birlikte ağrısız ülser varlığı saptandığında öncelikle şarbonun dü-Geliş Tarihi