Vejetaryen beslenme, bitkisel kaynaklı besinlerin ağırlıklı tüketildiği, et ya da hayvansal kaynaklı gıdaların hiç tüketilmediği veya sınırlı olarak tüketildiği beslenme tarzıdır. Vejetaryen beslenme biçimleri lakto vejetaryen, ova vejetaryen, lakto-ova vejetaryen, polo vejetaryen, pesko vejetaryen, semi vejetaryen ve vegan olarak sınıflandırılabilmektedir. Vegan beslenme, hayvansal besinlerin tümünün tüketilmediği bir beslenme şeklidir. Vegan yaşam tarzını seçen bireyler hayvansal besinlerin yanında hayvan kaynaklı ipek, yün, deri ve kozmetik ürünleri de kullanmayı tercih etmezler. Bireylerin sağlıklarına olumlu etki yapabileceği düşüncesi, kültür, dini inançlar, etik ve biyoetik nedenler ile hayvanlara karşı duyarlı olmak gibi sebepler vegan yaşam tarzının seçilmesinde öncül faktörlerdendir. Çevreye olumlu etkilerinin yanı sıra, kalp-damar hastalıklarına ve kronik hastalıklara karşı koruyucu ve metabolik hastalık kaynaklı ölüm oranının düşürülmesinde etkili olabileceği gösterilen vegan beslenme şeklinin uzun süreli uygulanmasında besin ögesi yetersizliklerine bağlı olarak birtakım yan etkiler ve sağlık sorunları da gözlenebilmektedir. Vegan beslenme sebze ve meyveler, kuru baklagiller ve tahıllardan oluşur. Vegan bireylerde yetersiz ve dengesiz beslenme ile yüksek miktarda alınan posa miktarına bağlı olarak enerji ve protein dengesinde bozulmalar ile D vitamini, B12 vitamini, kalsiyum, demir, çinko gibi bazı vitamin ve minerallerin gereksinim düzeyinde karşılanamaması gibi problemler görülebilir. Ancak bireylerin doktor tarafından değerlendirilip, beslenme uzmanı tarafından yeterli ve dengeli bir beslenme programı düzenlendiği durumlarda bu olumsuz etkiler azaltılıp önlenebilir. Vegan beslenme tarzını benimseyen bireylerin sağlıklarının olumsuz etkilenmemesi amacıyla bu bireylerin sağlık çalışanları tarafından doğru ve güncel konu ve uygulamalarla bilgilendirilip yönlendirilmeleri gerekmektedir. Bu derlemede amaç vegan beslenme ile ilgili literatürdeki verilerin incelenmesidir.