Günümüzde video oyunları; sanat, tasarım, bilim-teknoloji ve pazarlama stratejilerinin bir arada kullanılmasıyla önemli bir meta’ya dönüşmüştür. Oluşturulan hedef kitle sayesinde ve oyun üreticilerinin büyük kazançlar elde etme hedefleri ile birlikte video oyunları sürekli olarak gelişim göstermektedir. Bu gelişmenin en önemli faktörlerinden birisi, oyun üretim sürecinde oluşturulan çevre ve mekân tasarımlarıdır.
Bu araştırmada, video oyunlarında 2 boyutlu olarak sunulan ancak 3 boyutluymuş gibi algılanan çevre ve mekân tasarımlarının, fiziki dünyada çevre ve mekanların algılanması noktasındaki farklılık ve benzerlikler incelenmiştir. Geçmişte, günümüzde veya gelecekteki ortam ve mekân tasarım kurgusunun sinematografinin temel kurallarıyla birleştirilmesiyle etkili bir anlatı dili oluşturulmaktadır. Böylece 3 boyutlu oyun motorlarının desteklediği çok yüksek çözünürlükteki görüntülerle neredeyse gerçeğe çok yakın görüntülerin elde edilmesine olanak sağlanması sonucunda, günümüzde video oyunlarının başka bir boyuta taşınması bu araştırmanın literatüre katkısını oluşturmaktadır.
Oyuncu algısı dikkate alınmadan, detaylandırılmadan tasarlanmış çevre ve mekân tasarımlarını kullanan oyunların, oyuncu üzerinde yeterli tatmin duygusunu sağlayamadığı için beklenilen başarıyı yakalaması oldukça güçtür. Dolayısıyla bu çalışmada, bir oyunun başarısını etkileyen en önemli faktörlerden bir olan çevre ve mekân tasarımının oyuncu algısı üzerine etkisi incelenmiştir.
Araştırmanın sonucunda; video oyunlarında, oyuncunun oyun içerisinde etkileşimde bulunduğu ve hareket edebilme eylemini gerçekleştirebilmesini sağlayan iyi tasarlanmış çevre ve mekân tasarımları oyunun başarısına katkısının önemine vurgu yapılmıştır.