Bu araştırmada birleştirilmiş sınıflarda öğretmen olmanın zorluklarını açığa çıkartmak amaçlanmıştır. Çalışma grubunda, 2021-2022 eğitim-öğretim yılında Anadolu’da bir ilçede bulunan birleştirilmiş sınıflı okullarda görev yapmakta olan sekiz müdür yetkili öğretmen yer almıştır. Nitel araştırma türünde tasarlanan bu çalışmada fenomenolojik desen kullanılmıştır. Veri toplama tekniği olarak yarı yapılandırılmış görüşme uygulanmıştır. Elde edilen verilerin çözümlenmesi sonucunda katılımcıların birleştirilmiş sınıfta öğretmenlik yapmaya ilişkin yeterli deneyimlerinin olmaması ve çoklu rolleri dolayısıyla zorlandıkları ortaya çıkmıştır. Bu öğretmenler öğretim programını planlama ve uygulama, zamanı yönetme, materyale erişme ve kullanma, ölçme-değerlendirme konularında çeşitli problemler yaşadıklarını belirtmişlerdir. Katılımcılar, resmi makamlardan gelen yazılı isteklere cevap vermek ile ilgili sıkıntılar yaşadıklarını, okul binalarının yapısal sorunlarını çözmek amacıyla kaynak ve destek bulmak için çabaladıklarını, iş yükü nedeniyle baş ağrısı ve ses yorgunluğu gibi fiziksel sorunların yanı sıra çaresizlik, karamsarlık, mahcubiyet gibi olumsuz duygular hissettiklerini bu yüzden motivasyon düşüşü, meslekten uzaklaşma, kendilerini yetersiz hissetme gibi sorunlar yaşadıklarını belirtmişlerdir. Uzaktan eğitim sürecinde öğretmenler, velilerin teknoloji kullanımında yetersiz kaldıklarını ve çocuğu ev ortamında eğitim-öğretime hazır hale getiremediklerini belirtmişlerdir. Ayrıca öğretmenlerin, öğrenci grupları ile ayrı ayrı ders yapmak zorunda kalması onlarla etkileşim sürelerini sınırlandırmıştır. Bu bağlamda, aday öğretmenler için birleştirilmiş sınıflara özgü sınıf yönetimi, zaman kullanımı, materyal geliştirme, ölçme-değerlendirme, yönetim gibi görev ve sorumluluklar açısından zengin deneyimler kazandırılması; birleştirilmiş sınıfta görev yapan öğretmenler için ortak sorunlar ve bilgi paylaşımına olanak sağlayacak iletişim ağlarının oluşturulması şeklinde öneriler sunulmuştur.