“…Simülasyonun tarihsel sürecine bakıldığında, ilk simülasyonların Çin savaş oyunlarından geldiği ve bu oyunlar aracılığıyla ordu ve donanma stratejilerinin gelişimine katkı sunulduğu, daha sonra 1929 yılında Edward Link tarafından ilk uçak simülatörünün geliştirildiği, ilk tıp simülatörlerinin 16-17. yüzyılda "phantom" olarak isimlendirilen, bebek ve anne ölümlerini azaltmak amacı ile obstetrik becerilerin eğitimi ve sınanmasında kullanılan mankenler aracılığıyla yapıldığı, 1990'lı yıllarda tıp eğitimi reformu ile birlikte simülasyonun, tıp öğrencilerinin eğitim ve değerlendirilmesinde kullanımının dünya tarafından tanındığı ifade edilmektedir (Mıdık ve Kartal, 2010) Simülatörler psikiyatri (Mercan, Tangül Özcan ve Aydın, 2018), hemşirelik (Göriş, Bilgi ve Korkut Bayındır, 2014;Uslu, Yavuz van Giersbergen, 2019), kadın sağlığı (Şendir, 2013), diş hekimliği (Taner, Yılmaz, Küçük, Küçükkaya Eren, 2017), eczacılık (Sözen Şahne, Ulutaş Deniz ve Yeğenoğlu, 2017), beslenme ve diyetetik (Aksan, Kabasakal Çetin, Ilgaz ve Gökmen Özel, 2017), fizyoterapi ve rehabilitasyon (Kınıklı, Erden, Cavlak ve Erden, 2017) gibi birçok sağlık disiplini tarafından kullanılmakta ya da kullanılmasının yararlı olacağı belirtilmektedir. Simülasyonların özellikle klinik beceri laboratuvarlarında kullanımının giderek yaygınlaştığı ve gerek mezuniyet öncesi gerek de mezuniyet sonrası eğitim programlarının bir parçası haline geldiği ifade edilmektedir (Bradley, 2006).…”