Birinci Dünya Savaşı'nda Paul von Hindenburg, Rusya'ya karşı Tannenberg Savaşı'nı kazanarak, Alman toplumunda ulusal kahraman haline gelmiştir. Alman İmparatorluğu, İtilaf Devletleri'ne karşı savaştan yenilgiyle çıkmasına karşılık, Hindeburg, Alman halkı için ulusal kahraman olarak kalmaya devam etmiştir. Bu aşamada Almanya'da güçlü bir liderlik imajına sahip olan Hindenburg, savaştan sonra Alman siyaset sahnesinde ön plana çıkan Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi'nin (NSDAP) adayı Adolf Hitler ve Almanya Komünist Partisi'nin (KPD) adayı Ernst Thälmann'a karşı bağımsız aday olarak girdiği seçimlerde Cumhurbaşkanı olmayı başarmıştır. Çalışmada Hindenburg'un liderlik imajının seçim kampanyalarında ne şekilde sunulduğunun ortaya konulması amaçlanmış, bu amaçla Hindenburg'un seçim kampanyalarında kullanılan posterler liderlik imajı boyutunda göstergebilim yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Çalışma kapsamında Rus dilbilimci Roman Jakobson'un duygusal, gönderimsel ve çağrı olmak üzere üç işlevi üzerinden Hindenburg'un Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasında kullanılan posterler analiz edilmiştir. Çalışmada elde edilen bulgular ışığında, Hindenburg'un NSDAP ve KPD'ye karşı Almanya'da düzeni sağlayabilecek bir lider olarak yansıtıldığı ortaya çıkmıştır. Bu süreçte çalışmada seçim kampanyalarında Hindenburg'un liderlik imajının düzen ve bütünleşme kavramları üzerinden inşa edilmeye çalışıldığı sonucuna ulaşılmıştır.