Search citation statements
Paper Sections
Citation Types
Year Published
Publication Types
Relationship
Authors
Journals
Mevcut çalışmada, Temmuz 2019 ve Ocak 2020’de Türkiye'nin Karadeniz kıyılarında yer alan iki önemli nehri (Sakarya Nehri ve Yeşilırmak Nehri) ile en büyük limanı Samsun Limanı önündeki denizel alandaki mesozooplanktonun taksonomik kompozisyonu, bolluk ve biyokütle değerleri incelenmiştir. Ortalama mesozooplankton bolluğu ve biyokütlesi sırasıyla Sakarya Nehri’nde 4187,3 birey m-3 ve 89,7 mg m-3, Samsun Limanı’nda 3638,5 birey m-3 ve 78,2 mg m-3 ve Yeşilırmak Nehri’nde 3327,6 birey m-3 ve 77,6 mg m-3 olarak hesaplanmıştır. Temmuz 2019’da mezozooplanktonun en yüksek bolluk değeri, Sakarya Nehri açıklarındaki SAK08 istasyonunda kopepod Acartia clausi (3279 birey m-3) nedeniyle kaydedilmiştir. Temmuz 2019’da mezozooplanktonun en yüksek biyokütle değeri ise Yeşilırmak Nehri açıklarındaki YSL07 istasyonunda, kopepod Centropages ponticus (77,90 mg m-3) katkısıyla belirlenmiştir. Ocak 2020’de mesozooplanktonun en yüksek bolluk ve biyokütle değerleri (4035 birey m-3 ve 66,45 mg m-3) Samsun Limanı açıklarındaki SLI05 istasyonunda kopepod Acartia clausi nedeniyle tespit edilmiştir. Mesozooplankton tür kompozisyonunda iki örnekleme dönemi arasında farklılık saptanmıştır. Cladocera türleri ve copepod Acartia tonsa Temmuz 2019’da örnekleme istasyonlarında tespit edilmişken, Calanus euxinus, Pseudocalanus elongatus ve Oithona similis Ocak 2020’de örnekleme istasyonlarında gözlemlenmiştir. Ayrıca Ocak 2020’de Sakarya Nehri açıklarında tatlısu Cladocera türlerinin varlığı saptanmıştır. Biyoçeşitlilikteki değişikliklerin sıcaklık değişimlerine ve nehir girdisine bağlı olduğu belirlenmiştir.
Mevcut çalışmada, Temmuz 2019 ve Ocak 2020’de Türkiye'nin Karadeniz kıyılarında yer alan iki önemli nehri (Sakarya Nehri ve Yeşilırmak Nehri) ile en büyük limanı Samsun Limanı önündeki denizel alandaki mesozooplanktonun taksonomik kompozisyonu, bolluk ve biyokütle değerleri incelenmiştir. Ortalama mesozooplankton bolluğu ve biyokütlesi sırasıyla Sakarya Nehri’nde 4187,3 birey m-3 ve 89,7 mg m-3, Samsun Limanı’nda 3638,5 birey m-3 ve 78,2 mg m-3 ve Yeşilırmak Nehri’nde 3327,6 birey m-3 ve 77,6 mg m-3 olarak hesaplanmıştır. Temmuz 2019’da mezozooplanktonun en yüksek bolluk değeri, Sakarya Nehri açıklarındaki SAK08 istasyonunda kopepod Acartia clausi (3279 birey m-3) nedeniyle kaydedilmiştir. Temmuz 2019’da mezozooplanktonun en yüksek biyokütle değeri ise Yeşilırmak Nehri açıklarındaki YSL07 istasyonunda, kopepod Centropages ponticus (77,90 mg m-3) katkısıyla belirlenmiştir. Ocak 2020’de mesozooplanktonun en yüksek bolluk ve biyokütle değerleri (4035 birey m-3 ve 66,45 mg m-3) Samsun Limanı açıklarındaki SLI05 istasyonunda kopepod Acartia clausi nedeniyle tespit edilmiştir. Mesozooplankton tür kompozisyonunda iki örnekleme dönemi arasında farklılık saptanmıştır. Cladocera türleri ve copepod Acartia tonsa Temmuz 2019’da örnekleme istasyonlarında tespit edilmişken, Calanus euxinus, Pseudocalanus elongatus ve Oithona similis Ocak 2020’de örnekleme istasyonlarında gözlemlenmiştir. Ayrıca Ocak 2020’de Sakarya Nehri açıklarında tatlısu Cladocera türlerinin varlığı saptanmıştır. Biyoçeşitlilikteki değişikliklerin sıcaklık değişimlerine ve nehir girdisine bağlı olduğu belirlenmiştir.
Mesozooplankton are highly responsive to environmental changes, making their population dynamics and species composition important indicators of large-scale oceanic conditions. This study investigates the mesozooplankton composition, emphasizing biomass values across all three marine reporting units in the Romanian Black Sea from 2013 to 2020, covering 45 stations that represent transitional, coastal, and marine waters during the warm season. It also examines environmental parameters, such as temperature, salinity, and nutrient levels associated with eutrophication, that impact the mesozooplankton, as well as the environmental status of the pelagic habitat in this region, influenced by various hydrological and anthropogenic factors. Statistical analyses, including multivariate methods, were employed to investigate correlations between mesozooplankton biomass and environmental parameters, facilitating ecological assessments in accordance with the Marine Strategy Framework Directive (MSFD) Descriptors 1 (Biodiversity) and 5 (Eutrophication) using indicators such as Mesozooplankton bBiomass, Copepoda Biomass, and Noctiluca scintillans iomass. The results indicated that Mesozooplankton and Copepoda Biomass did not reach good ecological status (GES). However, the Noctiluca scintillans Biomass indicator demonstrated that all marine reporting units achieved GES during the warm seasons. These findings underscore the dynamic nature of pelagic habitats and highlight the importance of ongoing monitoring to inform policy and conservation efforts.
This study provides a comprehensive evaluation of contamination levels in the Romanian Black Sea within the framework of the Marine Strategy Framework Directive (MSFD). Over the course of five oceanographic expeditions between 2020 and 2022, data were gathered from 70 stations in transitional, coastal, shelf, and offshore waters of the Black Sea. Analyses were conducted on water, sediment, and biota samples for key contaminants: heavy metals (HMs), polycyclic aromatic hydrocarbons (PAHs), and persistent organic pollutants (POPs) such as organochlorinated pesticides (OCPs) and polychlorinated biphenyls (PCBs). The assessment identified contamination hotspots near riverine inputs, urban runoff, harbor activities, and industrial discharges. Offshore waters also showed measurable pollutant levels, likely from diffuse sources and atmospheric deposition. The key findings reveal the widespread contamination of HMs, PAHs, and POPs across the Romanian Black Sea, with concentrations in certain areas exceeding acceptable environmental thresholds, highlighting ongoing challenges for regional pollution management. PAHs were prevalent in both nearshore and offshore regions, while OCPs and PCBs were detected across various matrices, with significant concentrations observed in water and biota samples. The study emphasizes the importance of integrated assessments within the MSFD framework, suggesting that future evaluations should complement the “one out-all out” (OOAO) approach with multi-metric tools, to enhance the robustness of pollution status reporting. Despite improvements in some areas, contamination remains a critical challenge, requiring strengthened regulations, improved waste management, and increased regional cooperation to mitigate the ongoing risks to marine ecosystems. The findings provide valuable data for the upcoming national MSFD assessment cycle (2018–2023) and highlight the need for sustained monitoring and coordinated efforts to ensure long-term marine sustainability.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.