Halka ait mekânlar olarak değerlendirilen kamusal alanlar, sanatın tüm insanlara ulaşabilmesine olanak tanıyan mecralardır. Galeri ve müzelerin yanı sıra dış mekânda da yer alan bu alanlar izleyicinin gündelik yaşamlarının içerisinde karşılaştıkları bu sanat pratikleri bağlamında tüm bireylerin görsel algılarını geliştirmeye yönelik çabalardır. Bu anlamda kamusal mekânlardaki sanat eserleri, izleyicilerin katılımı ile eserin kendisinin dönüşüm/değişime uğrayabileceği etkileşimli yapılar olmalarının yanı sıra, sanatçı-izleyici ve sanat eseri birlikteliğinin yoğun olarak yaşandığı öznel bir süreci de tanımlamaktadır. Bu araştırmanın amacı, sanatçı-izleyici ve mekân bağlamında kamusal alana yönelik bilgiler sunmak ve bu alanda gerçekleştirilen sanat pratiklerini Alexander Calder, Vahit Tuna, Banksy, Louise Bourgeois ve Andy Goldsworthy'nin eserleri özelinde inceleyerek ortaya koymaktır. Çalışma, betimsel yöntem ve tarama modeli ile gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgularda sanatçıların, kamusal alandaki sanat pratikleri ile duyarlı oldukları konulara yönelik iletmek istedikleri mesajları ön plana çıkardıkları, biçimsel olarak insanların dikkatini çeken görsel ögeleri kullanarak disiplinler arası etkileşimlerde bulundukları görülmektedir. Kamusal alanda sanat pratikleri bağlamında heykel, yerleştirme (enstalasyon), duvar resmi, sözcük sanatı, performans gibi çeşitli sanat alanları dikkat çekmektedir. Çalışma özelinde incelenen sanat eserlerinin farklı sanat biçimlerinden örnekler oluşturmalarına dikkat edilerek seçim yapılmış ve bu çerçevede kamusal alanda sanat pratikleri farklı görsel sanat biçimleri ile sunulmuştur.