Yakın geçmişte kültürlerarası etkileşimin ve iletişimin artması ile bölgesel unsurlar yerini küresel unsurlara bırakmaya başlamıştır. Mimari, bu değişimlerin belirgin olarak görülebildiği alanlardan biridir. Geçmişte yerel malzemeler, coğrafi koşullar ve kültürel özellikler ile şekillenen mimari yapılar, günümüzde seçeneklerin artması, teknolojinin gelişmesi, kültürel özelliklerde meydana gelen değişimler vb. ile farklılaşmış, dünya genelinde benzer bir dil oluşmuştur. Bunun yanında yerele özgü malzeme, yapım tekniği ve biçimlerinin tasarım anlayışı içinde yer aldığı örneklere rastlanmaktadır. Çalışma modern yapı tasarımında yerel malzeme kullanımı konu edinilmektedir. Araştırmada, öncelikle güncel mimarlık ortamında yerel malzemeye değinilmiş ve Peter Zumthor'a ait yerel malzeme ve tekniğin kullanıldığı 5 yapısı analiz edilmiştir. Yerel malzemenin sahip olduğu hafıza ve maneviyat özelliği onu mimari kimlik oluşturmada etkili bir öğe haline getirmekte ve çeşitli algısal deneyimlere imkân vermektedir. Yerel malzemenin bugünün tasarım düşüncesi ile buluşarak yeninden yorumlanması geleneksel ile moderni birleştirmekte, özgün ve kimlikli mimari ürünler ortaya çıkmaktadır.
ÖzBu makale, toplumsal cinsiyet ile mekan arasındaki ili kiyi konu almaktadır. Bunun için cinsiyete ba lı olarak mekânsal davranı lar incelenmektedir. Mekan içerisindeki kadın ve erke in davranı ları saptanmakta, belirlenen davranı farklılıkları toplumsal cinsiyet kavramı ile de erlendirilmektedir. Toplumsal cinsiyetinde bir ürünü olan yurt odaları çalı ma alanı olarak seçilmi , uygulanan anket çalı ması sonucunda elde edilen veriler de erlendirilmi tir. Yapılan çalı ma sonucunda kadın ve erke in toplumun bir parçası olarak kendileri için kurgulanan rolleri ile mekana baktı ı, mekanda de i iklik yapma, donatı tercihi, mahremiyet gibi noktalarda cinsiyetler arasında farklılıkların olu tu u görülmektedir.Anahtar Kelimeler: Mekânsal Davranı , Cinsiyet Rolleri, Eril, Di il, Yurt Odaları. AbstrcatThis paper is about the relation between gender and space. For this purpose spatial behaviors related with gender are examined. The behaviors of woman and man in the locality are determined, the detected behavior differences are evaluated within communal gender concept. Dormitory rooms which are products of communal gender were selected as study area and the data obtained as a result of the applied survey study were evaluated. As a result of the conducted study it is observed that women and men, as a part of the community, consider locality with the roles fictionalized for them and that differences occur between genders at points such as making change in the locality, equipment preference and privacy.Keywords: Spatial Behavior, Gender Roles, Masculine, Feminine, Dormitory Rooms. G RMekân ile cinsiyet bir arada dü ünüldü ünde mekan ile ilgili olarak kim kullanacak, ne zaman ve hangi ko ullarda, hangi görevle mekanda bulunabilece i ile ilgili zihnimizde çe itli sorular belirir. Hatta mekan ile ilgili zihinde bir resim olu ur ve cinsiyete ba lı olarak kullanılacak renkler, e yalar, biçimleri ile ilgili bir öngörü olu ur. Mekanları ayrı tırılıp; kahvehane, stadyum, kı la gibi mekanları erkekler ile, ev, kadın lokalleri, el i i kursları gibi mekanları kadınlar ile e le tiririz. Bu durumda mimarlı ın konusu olan mekânın, cinsiyet ile ili kisini bedensel farklılıkların ötesinde toplumun kadın ve erkek için ortaya koydu u rol ve sorumluluklar ile ili kili biçimlendi ini görürüz. Toplumun sosyal ve kültürel yapısından beslenen bu durumu toplumsal cinsiyet kavramı ile açıklayabiliriz. Toplum, insanları kadın ve erkek olarak iki gruba ayrılmakta ve onlara farklı özellikler ve görevler yükleyerek cinsler arasında ayrımcılı a neden olmaktadır. Bu ayrımın izlerini toplum hayatının her alanında dolayısıyla mekânda da görmek mümkündür.Ya amın bir parçası olan mekân, insan ile etkile ime geçerek toplumun sahip oldu u sosyal ve kültürel yapıya ayna tutmaktadır. Mekân bireyin sahip oldu u bu alt yapı ile örgütlenir ve bu durum mekâna biçimsel olmaktan çok, mekan kullanımı ve düzeni ile yansır. Bireyin toplumdan edindi i roller ve de er yargıları mekânda kendini tavır ve davranı olarak gösterir. Mekânsal davranı lar ile ortaya koyulan mahremiye...
Bu çalışmanın amacı, tarihi konutların müze olarak işlevlendirilmesindeki uygunluk düzeyinin ortaya konulmasıdır. Konutların müzeye dönüştürülmesinde uğradığı müdahale şekli ve düzeyi çerçevesinde problem ele alınmıştır. Tarihi yapıların işlevlendirilmesinde mevcut yapının sahip olduğu değerlerin korunması ile yapının yeni işlevini karşılaması arasındaki dengenin kurulması önemli bir noktadır. Çalışmada, yeniden işlevlendirmede, konutlara yapılan müdahaleyi tespit etmek için görüşme, mekân analizi ve yerinde gözlem çalışması yapılmıştır. İstanbul'un Beyoğlu ilçesi içerisinde bulunan ve konuttan müzeye dönüştürülmüş Adam Mickiewichz, Masumiyet, Orhan Kemal ve Doğançay Müzeleri çalışma alanı olarak belirlenmiştir. Müze ev işlevinin konut yapılarının sürekliliği açısından uygun olduğu, sanat evi ve koleksiyon evi olarak kullanıldığı noktada mevcut yapıya müdahalelerin arttığı ve aslının daha az korunduğu gözlenmiştir. Sonuç olarak tarihi yapının korunmasında bir yöntem olan yeniden işlevlendirmede mevcut konutun mekânsal boyutları ve birim sayısı dikkate alınarak işlev önerilmesi, müdahale düzeyini en aza indirmekte ve böylece mevcut daha iyi korunabilmektedir.
Neoliberal globalization policies have led to the international mobility of capital rather than its accumulation at certain points. Architecture is actively involved in the system in which the global flow of people, money and information is intense. Cities, which are the places of capitalism, have assumed new functions and missions. With their finance, consumption and entertainment centers, cities compete with each other, resulting in large-scale and irreversible changes in urban landscapes. Based on the concept of "brand city" that has emerged lately, cities acquire artificial images to attract more and more attention. The most commonly used items to this end are iconic buildings, which reflect the urban identity and are unique in form and meaning. This raises the question of how urban sustainability and iconic buildings can coexist. The theoretical framework of this study is based on the concepts of urban sustainability, brand city and iconic buildings. The status of iconic structures in urban sustainability is evaluated through the works of famous architects. Iconic buildings are the indispensable elements of the system and are considered together with the existing values. They can, therefore, be an important tool in maintaining urban wealth. Creating original and unique designs while preserving the existing values can be a good solution to cities that look more and more alike as the years go by.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.