ÖZETAmaç: Ailede ciddi kaygılara yol açan iştahsızlık, sık karşılaşılan önemli bir sorundur. Bu olgu-kontrol çalışmasıyla; ailesi tarafından "iştahsız" olarak tanımlanan çocukların büyüme ve gelişmesini, beslenmeyi etkileyen faktörleri ve iştahsızlık için risk faktörlerini irdeledik. Yöntemler: Olgu grubunu (n=147) iştahsızlık ile başvuran kronik hastalığı olmayan 2-12 yaşları arasındaki çocuklar, kontrol grubunu (n=59) akut üst solunum yolu enfeksiyonu nedeniyle başvuran sağlıklı çocuklar oluşturdu. Bulgular: Hasta grubunun; boy ve kilo persentilleri anlamlı ölçüde daha düşük, hane halkı geliri daha az, sadece anne sütü ile beslenme süresi 6 aydan kısa (p<0,05) ve katı gıdaya başlama zamanı daha geçti. Annenin örgün eğitim almaması, kısa süreli anne sütü alımı, katı gıdaya geç başlanması iştahsızlık riskini arttırırken; büyük aile yapısı ve gelir düzeyi yüksekliği koruyucu faktörlerdi. Sonuç: Özellikle sosyoekonomik düzeyi düşük bölgelerde yapılan beslenme hataları-nın çocukların iştahsız olmasında önemli olduğunu ve bu konuda ailelere daha fazla destek olunması gerektiği sonucuna varıldı. Bu nedenle iştahsızlık nedeniyle başvuran çocuklar dikkatle değerlendirilmeli ve ailenin çocuğun beslenme ve büyümesi ile ilgili kaygıları gözardı edilmemelidir.Anahtar kelimeler: İştahsızlık, çocuk, aile ABSTRACT Objective: Poor appetite is an important and frequently encountered problem which leads to serious concerns in the family. In this case-control study, we examined the risk factors affecting nutrition, growth and development for the children who is described as 'having poor appetite' by the family. Methods: The patient group consisted of children between 2-12 years of age (n=147) who admitted with poor appetite without any chronic disease, and the control group (n=59) consisted of healthy children admitted with acute upper respiratory tract infection. Results: In the patient group; height, weight percentiles, and household income were significantly lower, duration of only breastfeeding was less than 6 months and starting time for intake of solid foods was delayed (p<0.05). Specific training received by the mother, short-term breastfeeding, delayed switch to solid food intake increase the risk poor appetite, however large family structure and high income level are protective factors.
Conclusion:In particular, mistakes in child feeding in regions with lower socio-economic level are important factors in the development of anorexia in children and it was concluded that more support should be provided for the families with anorectic children. Therefore, children who suffer from anorexia needs a careful evaluation and the family's concerns should not be ignored.