Bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişim, küresel ekonomide ülke ve işletmelerin birbiriyle rekabetini de değiştirmiş, katma değeri yüksek ürün üretebilen ve teknolojiyi üretimin tüm aşamalarında kullanma kabiliyeti yüksek işletmeleri ön plana çıkarmıştır. Ekonomide yaşanan bu hızlı değişim sürecinden üretim faktörleri de etkilenmiş, otomasyon ve robotik üretim süreçleri herhangi bir vasfı olmayan işgücüne gereksinimi neredeyse tamamen bitirmiştir. Bu süreçte bilgi, beceri ve yetkinlik düzeyi diğerlerinden farklı olan ve bunları ulusal ya da uluslararası düzeyde kabul gören bir sertifikayla belgeleyebilen işgücüne olan gereksinim ise artmıştır. Dünyada ve ülkemizde işgücü piyasalarının ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücünün yetiştirilmesi amacıyla örgün ve yaygın eğitim kurumlarında mesleki eğitim programları geliştirilerek uygulanmaktadır. İşgücünün eğitim düzeyi ve üretime ilişkin istatistikler incelendiğinde; ülkemizde orta öğretim ve yükseköğretim kurumlarında eğitim gören öğrencilerin üçte birinin mesleki ve teknik eğitim alan öğrencilerden oluştuğu, işgücünün üçte ikisinin lise altı ve okuryazar olmayanlardan oluştuğu, ihraç edilen ürünlerin kilogram başına ekonomik değerinin rekabet edilen ülkeler dikkate alındığında oldukça düşük olduğu, işverenlere işe aldıkları personele ilişkin yapılan anketlerde özellikle mesleki bilgi ve becerisinin istenen düzeyde olmadığı konusunun ortaya çıktığı, yüksek katma değer ve teknoloji gerektiren sektörlerde çalışabilecek işgücünde önemli açığın olduğu görülmektedir. Çalışmada öncelikle işgücü istatistikleri incelenerek ülkemizin küresel ekonomide fark yaratabilmek adına diğer ülkelerle rekabet edebilme yeteneği ortaya konulmaya çalışılacak, devamında ülkemizde mesleki eğitimin kurumsal gelişimine değinilerek yürütülen ulusal ve uluslararası projelerle mesleki eğitim konusunda gerçekleştirilen çalışmalara değinilecek, mesleki eğitimde standartların geliştirilmesi ve bu alanda yürütülecek çalışmaların yönetiminde Mesleki Yeterlilik Kurumu'nun rolü üzerinde durulacaktır. Çalışmanın devamında mesleki eğitime rekabetçi bir nitelik kazandırmak ve bu eğitimi alanların kolay istihdamını sağlayarak ülkemize katma değeri yüksek iş alanlarında söz sahibi olma imkânı kazandırmak için bir model önerisi havacılık sektörü uygulamaları çerçevesinde sunulmaya çalışılacaktır. Mesleki eğitimde bilgi, beceri ve yetkinlik düzeyinde bir model çalışması alanyazında henüz çok çalışılmamış bir konudur. Bu nedenle benzer çalışmaların ülkemizin rekabet gücünü artıracak yeni mesleki eğitim modellerinin gelişmesine imkân sağlayabileceği değerlendirilmektedir.