Amaç: Dünyada ve ülkemizde lisansüstü eğitimin tamamlanmasında tez yazımı zorunlu bir durumdur. Tez yazımı aynı zamanda kişiye bilimsel araştırma basamağı olarak büyük bir fırsat sunmaktadır. Çalışmamızda Türkiye’deki tıp fakültesi anatomi anabilim dallarında yapılan yüksek lisans tezlerinin çalışma konularının zaman içerisindeki değişimlerinin tespit edilmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Veriler Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez Merkezi’ne kayıtlı, 1988-2021 yılları arasında yayınlanmış 557 tezin incelenmesiyle retrospektif olarak elde edilmiştir. Çalışmaya dahil edilen tezlerde yazarın cinsiyeti, tezin yayınlandığı yıl, tez danışmanın akademik unvanı ve tezin çalışıldığı araştırma konusu incelenmiştir.
Bulgular: Çalışmamızda 557 yüksek lisans tezi incelenmiş olup bu tezlerin %4,8’i 2000 yılı ve öncesi, %17,8’i 2001-2010 yılları arasında, %77,4’ü 2011-2021 yılları arasında yayınlandığı belirlenmiştir. Tezlerde çalışılan konuların %39,3’ü radyolojik çalışma, %20,3’ü antropometrik çalışma, %19,4’ü kadavra çalışması, %14,9’u hayvan deneyi modelleri, %2,7’si klinik çalışma, %1,8’i anket çalışması, %0,9’u radyolojik-antropometrik çalışma, %0,4’ü hücresel çalışma, %0,2’si anatomi tarihçesi ve %0,2’si anatomi terminolojisi olduğu tespit edilmiştir. 2010 yılı ve öncesi en çok kadavra çalışmaları tercih edilirken 2011 yılı ve sonrası radyolojik çalışmaların daha çok yapıldığı gözlenmiştir (p=0,001).
Sonuç: Teknolojinin gelişimine paralel olarak birçok bilim dalı da kendi içerisinde gelişmekte ve güncel çalışmalara fırsat oluşturmaktadır. Anatomi Anabilim Dalı da teknolojik gelişimlere uyum sağlamış ve çalışmamızın bir sonucu olarak tez konularının kadavra çalışmalarından radyolojik çalışmalara evrilmesi bu durumu kanıtlar niteliktedir. Bununla birlikte deneysel hayvan modelleri ve hücresel araştırmaların da oldukça artmış olduğu görülmüştür. Anatomik oluşumların hastalıklar ile ilişkilendirilerek gelişmesi morfoloji bilimine de oldukça katkı sağlamıştır.