Amaç: Çalışmada bir kamu hastanesinde, hekim, hemşire ve diğer hastane personelinin sözel, fiziksel ve cinsel şiddetle karşılaşma oranları, şiddet kaynakları, şiddetin etkileri, şiddet ile başa çıkma yöntemlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışma Planı: Tanımlayıcı türde olan bu çalışmanın örneklemini, 1 Kasım-31 Aralık 2017 tarihleri arasında Ankara'da faaliyet gösteren bir kamu hastanesinde çalışan 104 hekim, 93 hemşire ve 150 diğer hastane personeli toplam 347 sağlık çalışanı oluşturmuştur. Katılımcılara maruz kaldıkları şiddeti değerlendiren bir anket formu uygulanmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan hekimlerin %96,2'sinin sözel şiddete, %9,6'sının fiziksel şiddete ve %16,3'ünün cinsel şiddete; hemşirelerin %95,7'sinin sözel şiddete, %16,1'inin fiziksel şiddete ve %26,8'inin cinsel şiddete; diğer hastane personelinin ise %80,7'sinin sözel şiddete, %4,7'sinin fiziksel şiddete ve %10'unun cinsel şiddete maruz kaldığı tespit edilmiştir. Hekim, hemşire ve diğer hastane personelinin şiddet ile başa çıkmak için genellikle herhangi bir şey yapmamayı tercih ettiği belirlenmiştir. Hekim, hemşire ve diğer hastane personelinden en fazla şiddet gören grubun hemşireler olduğu saptanmıştır. Hastaların en fazla hekimlere sözel şiddet uyguladığı, hekimlerin ise en fazla hemşirelere cinsel şiddet uyguladığı belirlenmiştir. Sonuç: Hekim, hemşire ve diğer hastane personeline yönelik sözel, fiziksel ve cinsel şiddet oranlarının yüksek olduğu, özellikle sözel ve cinsel şiddete maruz kalmada meslek grupları arasında en riskli grubun hemşireler olduğu belirlenmiştir. Şiddet kaynağı olarak hasta ve hasta yakınlarından sonra hekimlerin geldiği tespit edilmiştir. Sağlık çalışanlarının maruz kaldığı şiddete karşı kamu, sivil toplum örgütleri ve medyanın birlikte hareket etmesi, yasal önlemlerin artırılması önerilebilir.