Prevalence of nosocomial infections in hospitals in Norway, 2002 and 2003

Eriksen, Hanne-Merete; Iversen, Bjørn G.; Aavitsland, Preben

doi:10.1016/j.jhin.2004.09.038

Cited by 118 publications

(104 citation statements)

References 8 publications

Supporting

Mentioning

Contrasting

Unclassified

Order By: Relevance

“…In addition, due to long-term hospitalization, the treatment is costly; hence, the infections can be significantly controlled and the prevalence can be remarkably limited by the application of cost-effective methods and hospital hygiene standards, as well as microbiologic methods. Identification of Enterococci resistance patterns to commonly used antibiotics to determine therapeutic policy in the initial encounter and effectiveness of controlling programs are essential (8).…”

Section: Introductionmentioning

confidence: 99%

Molecular Identification of Pathogenic Enterococci and Evaluation of Multi-drug Resistance in Enterococcus Species Isolated From Clinical samples of Some Hospitals in Tehran, Iran

et al. 2018

View full text Add to dashboard Cite

Enterococcus faecalis Enterococcus faecium Multi-drug Resistance Polymerase Chain ReactionBackground and Objectives: Multidrug-resistant (MDR) enterococci cause many problems for physicians and infection control specialists in the recent years. Hence, by identification of antibiotic resistance patterns of enterococci in different geographical regions, an appropriate strategy can be developed to prevent bacterial antibiotic resistance and provide effective treatments. The current study aimed at identifying enterococci via molecular methods and evaluating multi-drug resistance patterns in Enterococcus species isolated from nosocomial samples of some hospitals in Tehran, Iran.Material and Methods: The current study was conducted on 300 nosocomial samples from different hospitals in Tehran, Iran. The identified Enterococcus species of E. faecalis and E. faecium were isolated via biochemical testing and confirmed using polymerase chain reaction (PCR). The antibiotic resistance pattern was determined using the disc diffusion method according to the Clinical and Laboratory Standards Institute (CLSI) guidelines.Results: The highest antibiotic resistance was observed against quinupristindalfopristin, tetracycline, and erythromycin. Minimum inhibitory concentration (MIC) of vancomycin against the isolated antibiotic resistant Enterococcus spp. was ≤ 256 µg/mL. According to the results of the current study, 69.6% of E. faecalis and 80% of E. faecium isolates showed multi-drug resistance.Conclusion: Increase of antibiotic resistant bacteria, especially MDR species, is a severe health threatening problem worldwide. The increase of MDR bacteria limited the therapeutic solutions to the patients with enterococcal infection, increased treatment costs, and led to transmission of resistant genes among bacteria. It is highly important to find antibiotic resistant patterns to compile guidelines for infectious diseases.Article Info

show abstract

Section: Introductionmentioning

confidence: 99%

Molecular Identification of Pathogenic Enterococci and Evaluation of Multi-drug Resistance in Enterococcus Species Isolated From Clinical samples of Some Hospitals in Tehran, Iran

et al. 2018

View full text Add to dashboard Cite

show abstract

“…Numerous patients are hospitalized every day, some of whom require urinary catheterization. Urinary tract infections (UTIs) are serious and common complications in hospitalized critically ill patients, representing about 30-40% of nosocomial infections (2). Urinary catheter has been one of the most important UTI causing factors (1,3).…”

Section: Introductionmentioning

confidence: 99%

Nosocomial Candiduria in Critically Ill Patients Admitted to Intensive Care Units in Qazvin, Iran

Ghiasian

Aghamirian²,

Eshghi

2014

Avicenna J Clin Microbiol Infect

View full text Add to dashboard Cite

Background: A broad variety of fungi, especially Candida species, are becoming increasingly common causes of urinary tract infections in hospital settings. Objectives: The current cross-sectional descriptive study aimed to determine the causative agents, risk factors and incidence rate of candiduria in critically ill patients, hospitalized in intensive care units (ICUs) of four Iranian hospitals. Patients and Methods: A total of 155 children and adult patients, admitted to ICUs of the four university educational hospitals, who demonstrated Candida-positive urine cultures, were examined. Samples were processed via mycological procedures by direct microscopy and culture. Results: Candiduria was confirmed in 50 (32.26 %) patients and Candida albicans was the most frequently isolated species representing 60.0% of isolates, followed by 14.0% C. glabrata, 12.0% C. parapsilosis, 10.0% C. krusei, and 4.0% C. tropicalis. Most patients were female (58%) with a mean age of 46.7 years old. Generally, 39.7% and 62% of adults and children showed candiduria, respectively. The commonest predisposing factors were antibiotic therapy (98.0%), urinary catheterization (92.0%), corticotherapy (84.0%), being female (42.6 %), use of feeding tube (56%), and extended hospitalization, respectively. Conclusions: The high frequency of candiduria in ICU patients can be decreased by shortening the duration of urinary catheterization, avoiding extra antibiotics and corticosteroids, as well as controlling the predisposing factors and underlying conditions.

show abstract

“…[3] İdrar yolu enfeksiyonları (İYE) tüm hastane enfeksiyonlarının %30-40'ını oluştururken, yoğun bakımda meydana gelen İYE ise tüm hastane enfeksiyonlarının %8-21'ini oluşturmaktadır. [4,5] Yoğun bakım hastalarında yapılan geniş bir surveyans ça-lışmasında İYE en sık üçüncü enfeksiyon olarak saptanmış. [6] Hastane kaynaklı idrar yolu enfeksiyonlarının (HKİYE) önde gelen nedeni bir kalıcı kateter varlığıdır.…”

unclassified

Investigation of prevalance and risk factors for hospital-acquired urinary tract infections in patients with severe burn injury

Ün

Yılmaz

Yıldırım

et al. 2015

Ulus Travma Acil Cerrahi Derg

View full text Add to dashboard Cite

ÖZET AMAÇ: Ciddi yanık travması olan hastalarda hastane kaynaklı idrar yolu enfeksiyon sıklığı ve risk faktörlerini araştırmayı amaçladık. GEREÇ VE YÖNTEM: Bu çalışmada Ağustos 2009-Nisan 2012 tarihleri arasında Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi YanıkMerkezi'nde %20 ve üzerinde yanık yaralanması nedeni ile tedavi gören hastaları kapsayacak şekilde geriye dönük olarak değerlendirme yapıldı. Çalışmaya 69 hasta alındı. Çalışmadaki hastaların 30'u erkek (%43.5), 39'u kadındı (%56.5). Hastaların yaş ortalaması 40.1±16.7 idi.BULGULAR: DM, sondalı kalma süresi ve sonda bakımı ile hastane kaynaklı idrar yolu enfeksiyon arasında istatistiksel olarak anlamlı korelasyon saptandı (p<0.005). SONUÇ:Hastane kaynaklı idrar yolu enfeksiyonlarıın büyük bir kısmı üriner kateterizasyonla ilişkilidir. Bu şartlarda takılan üriner kateterin mümkün olduğunca kısa sürede sonlandırılması hastane kaynaklı idrar yolu enfeksiyonu gelişiminin önlenmesi açısından dikkat edilmesi gereken önemli bir noktadır. Hastanın sondalı kalması zorunlu ise düzenli olarak sonda bakımının yapılmasını önermekteyiz.Anahtar sözcükler: İdrar yolu enfeksiyonu; üriner kateterizasyon; yanık travması. GİRİŞCiddi yanık travmalı hastalarda ortaya çıkan hastane kaynaklı enfeksiyonlar en sık gözlenen ölüm nedenlerinden birisidir. [1] Yetişkinlerde toplam vücut yüzey alanı'nın (TVYA) %20'den fazlasında yanık olması, %5'den fazla tam kat yanık olması, yük-sek voltaj yaralanması, bilinen inhalasyon yanığı olması, yüz-el gibi bölgelerde yanık olması ciddi yaralanma olarak tanımlan-mıştır.[2] Deri bütünlüğünün bozulması, yanık sonrası gelişen immün süpresif etki, tanı ve tedavi için girişim yapılması, hastanede uzun süre yatış gerektirmesi nedeniyle yanıklı hastalar hastane kaynaklı enfeksiyonlara daha açıktırlar. Gelişen enfeksiyonlar önemli morbidite ve mortaliteye yol açmaktadır. [2] Yanık hastalarında yoğun antibiyotik kullanımı floranın bozulmasına ve enfeksiyonların oluşmasına neden olabilmektedir. [2] Günümüzde tüm hasta gruplarında da hastane kaynaklı enfeksiyonlar önemli bir morbidite ve mortalite sebebidir. Sağlık hizmetlerinde iyileşme, hastanede bakım hizmetlerindeki gelişme ve yeni antibiyotiklerin geliştirilmesine rağmen hastane enfeksiyonları insidansı azalmış değildir. [3] İdrar yolu enfeksiyonları (İYE) tüm hastane enfeksiyonlarının %30-40'ını oluştururken, yoğun bakımda meydana gelen İYE ise tüm hastane enfeksiyonlarının %8-21'ini oluşturmaktadır. [4,5] Yoğun bakım hastalarında yapılan geniş bir surveyans ça-lışmasında İYE en sık üçüncü enfeksiyon olarak saptanmış. [6] Hastane kaynaklı idrar yolu enfeksiyonlarının (HKİYE) önde gelen nedeni bir kalıcı kateter varlığıdır. HKİYE insidansı kalıcı kateter kullanan hastalarda yaklaşık olarak %15'dir. [7] Yoğun bakım hastalarında idrar çıkışı takibi sık yapıldığı için bu has-

show abstract

Prevalence of nosocomial infections in hospitals in Norway, 2002 and 2003

Cited by 118 publications

References 8 publications

Molecular Identification of Pathogenic Enterococci and Evaluation of Multi-drug Resistance in Enterococcus Species Isolated From Clinical samples of Some Hospitals in Tehran, Iran

Molecular Identification of Pathogenic Enterococci and Evaluation of Multi-drug Resistance in Enterococcus Species Isolated From Clinical samples of Some Hospitals in Tehran, Iran

Nosocomial Candiduria in Critically Ill Patients Admitted to Intensive Care Units in Qazvin, Iran

Investigation of prevalance and risk factors for hospital-acquired urinary tract infections in patients with severe burn injury

Contact Info

Product

Resources

About