Profesyonel yardım mesleklerinde pozitif yönelim son dönemlerde artış eğilimi göstermektedir. Psikoloji, psikoterapi ve psikiyatri gibi alanlarda bu pozitif yönelimleri görmek mümkün olmaktadır. Pozitif psikoloji, pozitif psikoterapi ve pozitif psikiyatri ekollerinin de bireylerin semptomları yerine güçlü yanlarına, zayıflıkları yerine erdemlerine, eksiklikleri yerine becerilerine ve kaynaklarına odaklanıyor olması bu yönelimin en bariz örnekleri arasındadır. İnsan beyninin pozitiften ziyade negatife daha fazla dikkat ediyor ve daha güçlü tepki gösteriyor olması pozitif yönelimin önemini ortaya koymaktadır. Yaşamdaki zorluklarla mücadele etmede güçlü içsel kaynaklara ihtiyaç duyarız ve böylece psikolojik sağlamlığımızı geliştirebiliriz. Aynı şekilde hastalık yerine sağlık, stres yerine yeterlilik, çatışma yerine iş birliği, karamsarlık yerine umut daha iyidir. Bu bağlamda sosyal hizmette de bu pozitif odağı görmek mümkündür. Uluslararası tanımında insanın güçlendirilmesini ve özgürleştirilmesini temel alan sosyal hizmet, insan doğasına pozitif bakmaktadır. Buradan hareketle bu makalenin amacı sosyal hizmet müdahale alanı için pozitif yönelimli bir kavramsallaştırma sunarak Pozitif Sosyal Hizmet adıyla yeni bir modele zemin hazırlamaktır