Meme kanseri, küresel düzeyde önemli morbidite ve mortalite nedenlerinden biridir ve her geçen gün insidansı giderek artmaktadır. Meme kanseri tedavisine yönelik kişiye özgü, lokal/sistemik birçok uygulama kullanılmaktadır. Lenfödem, meme kanseri tedavisinin en yaygın görülen kronik komplikasyonudur. Bireylerin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyerek fiziksel ve/ veya psikolojik birtakım sorunlara yol açmaktadır. Dolayısıyla meme kanseri tedavisi bireylerde yaşam tarzı değişikliklerine neden olmakta, birtakım önleyici tedbir ve uygulamaları da beraberinde getirmektedir. Bu noktada endişe duyulan konulardan biri, uçakla seyahatin meme kanseri cerrahisi sonrası lenfödem gelişimi üzerindeki negatif etkilerinin bilinmesidir. Özellikle meme kanseri ve tedavisi sonrası uçak seyahatinin lenfödem tablosunu şiddetlendirdiği görüşü yaygındır. Hava yolu ulaşımının popüler hale geldiği günümüzde, meme kanseri ve tedavisi nedenli lenfödem gelişiminin, bireylerin günlük ve sosyal yaşamlarını etkilediği açıktır. Hava yolu seyahati sonrası lenfödem gelişme riski, hastaları birtakım davranışsal yöntemleri kullanmaya itmiştir. Bu davranışsal önlemlerin bir kısmı, önerilen kompresyon cihazların kullanımı, seyahatlerin ertelenmesi ve seyahat süre ya da yöntemlerinde değişiklikler yapılması şeklinde olmuştur. Ancak literatürde konuya ilişkin yapılan sınırlı sayıdaki çalışmada çelişkili sonuçlar yer almaktadır ve bu konuda hem klinisyenlerin hem de hastaların bilgi gereksinimlerinin giderilmesi gerekmektedir. Bu derleme, uçak seyahatinin, meme kanseri ve cerrahisi sonrası lenfödem gelişimi üzerindeki etkisine ilişkin literatürün incelenmesi ve sonuçlarının değerlendirilmesi amacıyla yazılmıştır.