İktisadi büyüme, uzun yıllardır temel tartışma konusu olmaya devam etmekte olup, büyüme ile ilgili çok sayıda yaklaşım geliştirilmiştir. Bu çerçevede, Post Keynesyen yaklaşımı temsil eden Kaldor (1966), büyümenin temel gücünün sanayi sektörü olduğunu vurgulamış, sanayi sektöründeki üretim artışları sonucunda büyümenin gerçekleşeceğini söylemiştir. Bu nedenle sanayi sektörü, iktisadi büyümede temel bir güç olarak kabul edilmiştir (McCombie, 1982).Sanayi kavramı, 1774 yılında İngiltere'de başlayan sanayi devrimi ile ortaya çıkmıştır. Sanayi devrimi, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm dünyada sanayi sektörünün hızla gelişmesine neden olmuştur (Kozal ve Barbaros, 2019). Türkiye için de bu gelişmelerin etkisi 1800'lü yılların başında görülmeye başlamış ve bu kapsamda az sayıda da olsa sanayi kuruluşunun faaliyet göstermeye başladığı görülmüştür (Doğan, 2013). Cumhuriyet yıllarında ise sanayi sektörünün önemi daha fazla vurgulanmıştır. Bu tarihten itibaren İzmir İktisat Kongresi ile birlikte sanayi