Tenis, voleybol, beyzbol, basketbol gibi farklı hareket mekaniğine sahip sporlar, omuz eklemindeki statik ve dinamik yapıları önemli ölçüde zorlar. Bu çalışmada, basketbol ve voleybolcularda tekrarlayan omuz elevasyonu sonrası aksiller sinir ve deltoid kasta oluşabilecek elektrofizyolojik değişiklikler ve bunların kuvvete yansımasının incelenmesi amaçlanmıştır. Tek bir kökten (C5) inerve olan rhomboid kası dışında tüm kaslar birbirine komşu birkaç kökten inerve olmaktadır. Kök basısını bertaraf etmek için C5 ten inerve olan rhomboid kasa da iğne elektromiyografi (EMG) yapılmıştır. Gereç ve Yöntemler: Toplam 35 sporcu [8'i (%22,9) kadın, 27'si (%77,1) erkek, 13'ü (%37,1) voleybol, 22'si (%62,9) basketbol] ve 35 sedanter [21'i (%60) kadın, 14'ü (%40) erkek] çalışmaya dâhil edildi. Tüm katılımcıların omuz abdüksiyon ve addüksiyon kuvveti izokinetik olarak ölçüldü. Deltoid ve rhomboid kasların kantitatif EMG analizi ve aksiller sinire bilateral motor sinir iletimi ölçümleri sadece sporcularda yapıldı. Bulgular: Sporcular, tüm hareketlerde kontrol grubuna göre daha yüksek pik tork değerleri gösterdi (p<0,05). Tüm deneklerde, abdüksiyon pik torku addüksiyona göre daha düşük bulundu. Basketbolcularda ve voleybolcularda aksiller sinir lezyonu ile uyumlu olabilecek elektronörografi bulgusuna rastlanmadı. 7 (%20) sporcuda (2 kadın voleybol, 5 erkek basketbol) sağ rhomboid ve deltoid kaslarda nörojenik tutulum saptandı. 2 sporcuda (1 bayan voleybol, 1 erkek basketbol) sağ dorsal skapular sinirin kronik parsiyel aksonal lezyonu rapor edildi. Nörojenik tutulumu olan ve olmayan sporcuların pik tork değerleri arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi. Sonuç: Bu çalışmada, baş üstü aktivite yapan sporcularda aksiller sinirin yanı sıra skapula dorsal sinirin de tuzaklanabileceğini görmüş olduk. Spesifik risk faktörlerinin belirlenmesi, sporcuların ve antrenörlerin antrenman programlarını düzenlemelerine ve bu yaralanmaları azaltmalarına yardımcı olacaktır.