Daha hızlı, daha kaliteli, daha ucuz stratejileriyle rekabetin formüllerinin belirlendiği, verimlilik, üretkenlik, etkinlik ve kârlılık gibi kavramlarla başarı ve performansın değerlendirildiği günümüz işletme dünyasında, yönetimde ahlak ve maneviyattan bahsetmek beyhude bir uğraş gibi görülebilse de bir gerekliliktir. Çünkü ahlak ve maneviyatı olmayan bir işletme ne kadar başarılı bir işletme olursa olsun bir yanı eksik kalır. Başarılı, kaliteli, hızlı, kârlı ama ahlaksız, ilkesiz, kuralsız, erdemsiz bir işletme, nasıl bir işletmedir? Bu sebeple işletmeler, yaşamda bir amaç, anlam ve sorumluluk olduğu bilinciyle hareket etmeli, denge, ahlak, maneviyat, bilgelik ve erdem gibi kavramları ölçü alarak, bir orta yol edinmelidir. Bunu sağlamanın yollarından birisi, yönetim anlayışı ve izlenen yolun insani, manevi ve dini temellere göre ayarlanması olabilir. Böylece ahlak ve maneviyat kavramları, yönetimde bir yol haritası olarak kullanılabilir. Bu önermeden hareketle yapılan çalışmada, "Yönetimde ahlak ve maneviyat" mefhumu ortaya atılarak, örgütler ve yöneticilerin kullanabileceği bir yönetim anlayışı olması için bir çerçeve sunulmaya çalışılmıştır.