Destanlar, eski ve köklü uygarlıkların bağımsızlıklarını kurma mücadeleleri döneminde ortaya çıkan kahramanlık konulu anlatılardır. Destan çağını yaşayan ulusların gösterdiği hayatta kalma gayreti, yaşadıkları çağdaki en önemli özelliğin kahramanlık olmasını zorunlu kılar. Bu noktada destan kahramanlarında cesaret, alplık ve güç aranan temel niteliklerdir. Erkeğin fiziksel gücüne ihtiyaç duyulan bu kahramanlık çağlarında, destanlarda kadınların da destan kahramanı olacak nitelikte kahramanlık ve cesaret gösterdikleri örnekler bulunmaktadır. Bir kadının tarihin eski çağlarından itibaren bir orduyu yönetecek, ulusunu kurtaracak kadar kahramanlık gösterebilmesi toplumsal yaşama dair fikir vermesi bakımından son derece kıymetlidir. Geleneğin ve kültürün aktarımında ortaya çıktıkları çağ itibariyle oldukça önemli bir yeri olan destanlar, kadın kahramanların var oluş mücadelesi açısından da okunmalıdır. Kadınlık ve erkeklik bilgisinin bir destan metninde işlenişi toplumsal kimliklerin oluşması ve sürdürülmesi bakımından ipuçları taşımaktadır. Bu noktada çalışmanın amacı, Türk dünyası destancılık geleneğinin önemli eserleri başta olmak üzere, destanlardaki kadın kahramanların kadın kimliği ile esere nasıl yansıtıldıkları, hangi konumlarda oldukları, merkezi kahraman veya erkek kahramana yardımcı rollerde oluşları bakımından değerlendirilmeleridir.