Our findings suggest that the new modification to the proximal shaft osteotomies moves the center of rotation of angulation more proximally and provides sufficient stability of screw fixation.
İskemik inme ciddi ve önlenebilir toplumsal sağlık sorunudur. İskemik dokuda yetersiz oksijen ve metabolik ihtiyacın karşılanamamasına bağlı nöron ölümü gerçekleşmektedir. İskemi sırasında sitokin üretimi, adezyon molekülleri ve inflamasyon hasara katkıda bulunmaktadır. İskemik inme tedavisinde intravenöz tromboliz ve/veya mekanik trombektomi ile reperfüzyon sağlanarak iyi sonuçlar elde edilmektedir. Reperfüzyonun faydasının yanında inflamasyon ve beyin ödemini içerecek şekilde istenmeyen etkileri de vardır. Rerperfüze olan bölgenin fokal olarak ısısının düşürülmesi istenmeyen etkileri azaltarak nöron hasarını azaltabilir.
Akdeniz Üniversitesi Hayvan Laboratuvarından sağlanan 28 adet rat kullanılarak intralüminal sütür tekniği ile 90 dakikalık geçici orta serebral arter oklüzyonu yapıldı. Rekanalizasyon sonrası kontrol grubunda işlem sonlandırıldı, diğer gruplarda ise internal karotis arter yoluyla sırasıyla 15ºC, 23ºC ve 37ºC ısısında serum fizyolojik infüzyonu yapıldı. Çalışma sırasında 15ºC salin infüzyonu yapılan grupta erken dönem ölümler görülmesi üzerine çalışmanın bu ayağı sonlandırıldı. Diğer gruplar 24. saat sonunda infarkt hacmi ve nörolojik sonlanım açısından karşılaştırıldı. Salin infüzyonu yapılan iki grupta (23 ve 37 ºC) da kontrol grubuna göre infarkt hacimlerinde küçülme saptandı (p=0,012). Salin infüzyonu yapılan gruplar arasında toplam (kortikal ve subkortikal) infarkt hacmi arasında fark yoktu. Kortikal infarkt hacmi açısından yapılan karşılaştırmada 23ºC grup kontrolle kıyasla anlamlı küçülme gösterildi (p=0,011), 37 ºC grup kontrolle kıyaslandığında anlamlı küçülme görülmedi sadece fark eğilimi vardı (p=0,063). Nörolojik skor açısından kıyaslama yapıldığında 23ºC’ lik infüzyon yapılan grubun skoru diğer gruplara göre daha iyi bulundu (p=0,010).
Reperfüzyon sırasında salin infüzyonu ile infarkt hacminde azalma sağlanmıştır ve bu etki soğuk uygulama ile birlikte daha belirgindir. Ayrıca soğuk uygulama yapılan deneklerin nörolojik skorları daha iyidir.
superolaterale doğru açılanma göstermesi ve bu nedenle eklemin proksimalden düzeltilmesine gerek duyulmasıdır. [3] Varus osteotomilerinde birincil hedef diz ekleminin yere paralel hale getirilmesidir. Bu hedefe ulaşmak da DFO ile mümkündür. [4]
Objective:The aim is to investigate the optimum level of insertion for proximal locking screw in the proximal femurs. Material-Method: The distance between the trochanteric fossa and lesser trochanter and the medial-lateral femur canal diameters 20 mm proximal and 20 mm distal to the lesser trochanter within an intervals of 10 millimeters on AP radiograms of 208 patients in both genders and different age groups were measured. Results: The average distances between the trochanteric fossa and lesser trochanter level were 60.8 mm in male and 52.2 mm in female populations (p=0.000). The average femoral canal diameter at the level of the lesser trochanter was 29.2 ± 4.3 mm, whereas 10 mm proximal to the lesser trochanter it was 39 ± 4.6 mm, the difference was statistically significant with p=0.000. Conclusions: Lesser trochanter level is the optimal level for transverse proximal locking screw insertion since it contains the relatively narrowest canal in the proximal femur. Orthopedic surgeons should be aware of choosing the femoral nails with a proximal tip to proximal screw hole distance of a 61 mm in male and a 52 mm in female populations to increase three point bending resistance of proximal locking screw and to prevent early implant failure.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.