Background:The frequent encounters of seafarers with people from different countries compared to other occupations increase their risk of contracting different variants of coronavirus disease 2019 . This risk may cause additional anxiety for them. The main purpose of this research is to determine the mediating role of COVID-19 burnout and intention to quit in the impact of seafarers' anxiety about contracting COVID-19 on work stress. Materials and methods:The research is a quantitative correlational research design cross-sectional study. We determined the research data according to the random sampling technique. Participants consist of 390 maritime business employees operating in Istanbul and Izmir. We determined the participants based on voluntary participation. We collected the data with the help of the Coronavirus Anxiety Scale, COVID-19 Burnout Scale, Intention to Quit Scale, and Work Stress Perception Scale. Results: The study found that seafarers' anxiety about contracting the novel coronavirus positively influences their perception of job stress and that COVID-19 burnout and intention to quit strongly mediate this interaction. We also determined that seafarers had a high level of COVID-19 anxiety, leading to a higher perception of COVID-19 burnout. Conclusions: These findings mean that although personal factors are important, negative psychological perceptions feed off each other and cause another psychological perception. The research results need to be strengthened by psychological factors such as job satisfaction, organizational trust and organizational support, and their psychological resilience should be increased so that seafarers do not show COVID-19 anxiety due to job stress and intention to quit.
Bu araştırmanın temel amacı pozitif örgütsel davranış konusu olan örgütsel etik iklim algısının çalışan sesliliğine etkisinde, "psikolojik güvenin" aracı bir rol oynayıp oynamadığının belirlenmesidir. Araştırmada örgütsel etik ikliminin çalışan sesliliğine etkisinde "psikolojik güvenlik" algısının aracı bir rolü var mıdır sorusu cevaplandırılmaya çalışılmaktadır. Araştırma nicel araştırma yöntemine göre kurgulanmış ve genel tarama modellerinden ilişkisel tarama modeline göre desenlenmiştir. Araştırma hipotezlerinin test edilebilmesi için Konya ilindeki iki adet vakıf üniversitesinde görev yapmakta olan idari personellere yönelik basit tesadüfi örnekleme tekniğine göre veriler toplanmış ve toplanan verilere AMOS ve SPSS programlarıyla betimsel ve istatistiksel analizler yapılmıştır. Araştırma verilerinin analizinden elde edilen bulgulara göre örgütsel etik iklimi, çalışan sesliliği pozitif yönde etkilemek, söz konusu etkileşimde psikolojik güvenlik algısı kısmi olarak aracı rol oynamaktadır. Örgütsel etik ikliminin olduğu işyerlerinde çalışan sesliliği artmakta, bu etkileşimde psikolojik güvenlik algısı çalışan sesliliğini güçlendirmektedir. Bu bulgular işgörenlerin etik iklim, seslilik ve güven algılarının birbirini destekleyen örgütsel ve psikolojik duygu durumları olduğunu göstermektedir.
Boreout is a psychological state of intense boredom, a crisis of meaning and growth. It is commonly associated with the lack mental stimuli which can turn employees into 'professional zombies'. Drawing on conservation of resources (COR) theory, this article examines the impact of boreout on career adaptability, as well as the moderating effect of family-work enrichment. Utilizing data from employees in the service industry (n=250), a structural equation modeling technique was employed. The data unveiled that (1) boreout has a negative impact on employee career adaptability, (2) that family-work enrichment has a positive impact on employee career adaptability, and (3) that family-work enrichment does not moderate the relationship between boreout and employee career adaptability. The authors concluded that organizations should address the problematic lack of on-the-job challenges, by reevaluating job design, enriching jobs, weighing work demands, and a careful consideration of person-job fit. Implications and future research direction are discussed.
Olumlu örgüt davranışları, çalışanlarda örgüte karşı olumlu duyguları arttırabilmektedir. İşgörenlerin yetenekleri, örgütlerine yönelik olumlu davranışları ve verimlilikleri örgütlerin başarısında etkendir. İşgörenlerin çalıştıkları kuruluşları kendi benimseyip çalışmaları, bilgi ve becerilerini etkili biçimde kullanmaları ve örgüt yöneticilerinin de işgörenlere destek olmaları önemlidir. Bu çalışmanın amacı, örgütsel erdemlilik davranışının örgütsel özdeşleşmeye etkisinde “örgütsel desteğin” aracı işlev görüp görmediğini belirlemektir. Nicel araştırma yöntemine göre tasarlanan araştırmanın verileri Ankara OSTİM Sanayi Bölgesi’ndeki imalat işletmelerinin çalışanları (n=200) oluşturmaktadır. Verilerin analizinde elde edilen bulgulara göre örgütsel erdemliliğin örgütsel özdeşleşme ve örgütsel destek algılarını pozitif yönde etkilediği belirlenmiştir. Ayrıca örgütsel erdemliliğin örgütsel özdeşleşmeye etkisinde örgütsel desteğin aracı rol oynadığı da tespit edilmiştir. Sonuç olarak örgütsel erdemlilik olumlu bir davranış olarak örgütte işgörenlerin olumlu davranışlarını teşvik etmektedir. İşgörenlerde görülen olumluluğun örgütsel özdeşleşme ve örgütsel destek algılarını da arttırması beklenmektedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.