Alize CAN RENÇBERLER ÖZ: Göstergelerden oluşan her yazın metni, çevirmenine çözümlemesi ve erek kültüre aktarması gereken bir anlam evreni sunar. Çevirmen, yazar tarafından kurgulanmış anlam evrenini kavramak için öncelikle okur kimliğiyle metni okur, çözümler, yorumlar ve belirli uzlaşım noktaları dâhilinde çevirir. Ancak metin okura her şeyi hazır vermez; okurunu oyalar, yanıltır ve tuzağa düşürmeye çalışır. Metnin tuzaklarından kurtulmak, metinde söylenenlerden hareketle söylenmeyenleri anlamak ve metnin boşluklarını doldurmak için okurun tembel bir makine olan metinle işbirliği kurması gerekmektedir. Çevirmen de özgün metne karşı gösterdiği bu mücadelede okur kimliğiyle hareket eder ve çeviri metinle özgün metin arasında uzlaşma noktaları arar. Bu çalışmanın amacı, yazınsal metinlerde ve yazın çevirisinde okurların ve çevirmenlerin özgün metnin niyetini anlamalarını sağlamak, metnin boşluklarını doldurmalarına yardımcı olarak anlam arayışına ışık tutmak; dolayısıyla metinle işbirliği sağlayarak erek kültüre aktaracakları anlam evrenine hâkim olmalarını mümkün kılmak için özgün metin okuma ve çözümleme modeli ortaya koymaktır. Çalışmanın ikinci amacı ise yazın çevirisinde çeviri metinlerin özgün metinler ile ne ölçüde uzlaştıklarını anlayabilmek için kullanılan Yetkin Çevirmen İnceleme Modeli'ni bütünlüklü kılmak ve çeviri amaçlı metin okuma ve çözümleme düzeylerini ortaya koymaktır. Söz konusu amaçlar doğrultusunda, Metinsel İşbirliği Düzeyleri [özgün adı ile Livelli di Cooperazione Testuale] ele alınmış ve çevirmenlerin özgün metin üzerinde anlam arayışlarını kolaylaştırmak için Özgün Metin Okuma ve Çözümleme Modeli olarak derlenmiştir.
Toplumların ve medeniyetlerin tarih boyunca kendilerini anlatma ve birbirlerini anlama gereksinimleri çeviri eylemine ihtiyacı ortaya çıkarmıştır. Kültürler arası bir iletişim aracı olan çeviri, medeniyetlerin gelişmesinde başat rol oynamış; tarihi şekillendiren önemli bir güç haline gelmiştir. Aslı Özlem Tarakçıoğlu ve Giray Fidan tarafından kaleme alınan ve 2021 yılında Kopernik Kitap tarafından Çevirizm -Çeviri Tarihi Üzerine Bir Deneme başlığıyla yayımlanan çalışma bu gücü tarih akışı içinde medeniyetlerin birbirleriyle olan sürekli etkileşimi kapsamında somut örneklerle gözler önüne sermektedir.Çeviri tarihi alanına Çeviri ile toplumların ve medeniyetlerin gelişimi arasında bir bağlantı var mıdır? sorusu ekseninde aradıkları yanıtlarla yeni bir soluk getiren araştırmacılar salt çeviri, dil, toplum, medeniyet gibi kavramlarla sınırlı kalmayıp, "hidrolik diller" ve " dil şizofrenisi" gibi kavramları çeviri tarihi dâhilinde irdeleyip tanımlamaktadırlar.Araştırmacılar, "Başlarken…" isimli bölümde kaleme aldıkları kitabın ortaya çıkış sürecini aktarmaktadırlar. Günümüzde çeviri tarihi üzerine yapılan araştırmaların sınırlı bir coğrafyaya ve tarihi döneme yönelik yapıldığı eleştirisini getiren yazarlar, böyle bir sınırlamadan sıyrılarak medeniyetlerin birbirleriyle olan etkileşimini yansız ve tümü kapsayan bir üslupla incelediklerini belirtirken; çalışmalarının amacını toplum ve medeniyetlerin gelişmesinde bir itki olan çeviriye yüklenen öneme yeni bir bakış açısı getirmek olarak vurgulamaktadırlar. Yazarlar, toplumların "geri kalmışlık" ve "gelişmişlik"lerini ekonomik, siyasi ve kültürel incelemelerden
Amerikan Edebiyatında şiirleri ve düzyazılarıyla tanınan Sylvia Plath, uzun yıllardır Türk edebiyatına ve kültür dizgesine aktarılmaktadır. Eserlerinde toplumda yer edinmeye çalışan kadın karakterlere yer veren Plath, kadın ve iki çocuk annesi olarak hayatında zorluklar yaşamış; babasının ölümü ve kocasının baskısından kaynaklanan psikolojik sorunlara karşı göğüs germek zorunda kalmıştır. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda, Plath’ın hayatının eserleri üzerinde etkisi olduğu muhtemeldir. Bu görüşü açıklamak ve incelemek amacıyla Plath’ın kısa öykülerinden Mothers incelenmiş, kadın sorunlarına (annelik, kadınlık, toplumsal aidiyet ve ataerkillik) işaret eden söylemler belirlenmiş ve bu söylemlerin Türkçede kadın çevirmen tarafından nasıl üretildiğini anlamak için Türkçe çevirisi kaynak metin ile karşılaştırılmıştır. Bu bağlamda çevirmen ile e-posta aracılığıyla görüşülmüş ve çeviri süreci ile ilgili bilgi edinilmiştir. Eser çevirisinin çözümlenmesiyle ilgili olarak, çeviride erek odaklı yaklaşımı benimseyen Gideon Toury tarafından öne sürülen öncül normlara, süreç öncesi normlara ve süreç normlarına başvurulmuştur. Bu normlardan ilk ikisi ile erek metin yeterlilik/kabul edilebilirlik ve çeviri politikası/çevirinin doğrudanlığı kapsamında ele alınmış; süreç normları aracılığıyla ise çevirmenin çeviri stratejilerini açığa çıkarmak için feminist çeviri araştırmacısı Luise von Flotow (1991)’un önerdiği çeviri stratejilerinden yararlanılmış; Vinay & Darbelnet (1995) ve Delabastita (1993) tarafından ortaya konan diğer çeviri stratejilerine de başvurulmuştur. Çalışma kapsamında yapılan çözümlemelerden hareketle, çevirmenin çoğunlukla sözcüğü sözcüğüne ve biçim değiştirme çeviri stratejilerine başvurduğu; bunun yanı sıra eşdeğerlik ve odak değiştirme1 stratejilerini de kullandığı anlaşılmıştır. Anlatıda geçen bir sözcüğün çevirisi ile ilgili olarak, sunulan feminist çeviri stratejilerinden hiçbirinin uymadığı sonucuna varılmış ve belirsizleştirme ismiyle yeni bir feminist çeviri stratejisi önerisinde bulunulmuştur.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.