HighlightsWe present a case of Kaposi's sarcoma that primarily involved the scrotal region.We present a case of Kaposi's sarcoma that involved in HIV negative patient.Classical KS is generally observed in the lower extremities, it can rarely affect scrotal skin as isolated lesions. Therefore, a careful physical examination should also include scrotum for these patients.
This case suggests that ganglioneuromas can wrongly be diagnosed as other adrenal tumors. It is significant that a proper differential diagnosis should be performed by using hormonal and imaging techniques. Nevertheless, pathological examination is usually required for definitive diagnosis.
Tedavi gerektiren benign prostat hiperplazisi (BPH) ile ilişkili ciddi alt üriner sistem semptomları (AÜSS) 50 yaş üzerindeki erkeklerde yaşla birlikte artmaktadır. Yaşla birlikte azalma göstermekle birlikte bu popülasyondaki bireylerin önemli bir kısmı aktif cinsel yaşamlarını devam ettirmektedir. BPH tedavisinde yaygın kullanılan ilaçların birçoğu ejakülasyon dahil olmak üzere cinsel fonksiyonları olumsuz etkileyebilir. BPH tedavisinde en yaygın kullanılan medikal tedavi grubu olan alfa 1 adrenerjik reseptör (α1-AR) blokörlerinden ejakülasyon disfonksiyonu ile en fazla ilişkilendirilen ilaçlar silodosin ve tamsulosindir. Silodosin plaseboya göre 32,5 kat (p<0,00001), tamsulosin ise 8,6 kat (p=0,006) daha fazla ejakülasyon bozukluğuna neden olur. Terazosin, doksazosin ve alfuzosin gibi bu gruptaki diğer ilaçların ejakülasyon üzerine etkileri minimaldir. α1-AR blokörlerin ejakülatuvar disfonksiyon etkileri ile tedavi etkinliği arasında pozitif istatistiksel bir ilişki söz konusudur. 5-alfa redüktaz inhibitörleri (5ARİ) libido ve penil ereksiyonda değişiklikler ile birlikte ejakülasyon bozukluğu da oluşturabilir. Finasterid ve dutasterid tedavilerinin ejakülatuvar disfonksiyon oranları birbirine benzerdir ve plaseboya göre yaklaşık 3 kat fazladır (p<0,0001). α1-AR blokör ve 5ARİ kombinasyon tedavisi bu ilaçların tek başına olduğuna göre daha fazla anormal ejakülasyona neden olur. Sonuç olarak α1-AR blokörler, 5ARİ ve bunların kombinasyonu değişen derecelerde ejakülatuvar disfonksiyona neden olabilir. Yaşam kalitesini olumsuz etkileyebileceğinden BPH'ya bağlı AÜSS nedeniyle medikal tedavi planlanan bireylere bu bilgi verilerek ilaç tercihinde dikkate alınmalıdır. Anahtar Kelimeler: Benign prostat hiperplazisi, alfa 1 adrenerjik reseptör blokör, 5-alfa redüktaz inhibitörleri, ejakülasyonIn men, significant lower urinary tract symptoms (LUTS) due to benign prostatic hyperplasia (BPH) requiring treatment increase with aging. Though declining with aging, many individuals in this population sustain their sexual activities. Many drugs commonly used to treat LUTS may have significant adverse effects on sexual functions including ejaculatory function. Among alpha 1 adrenergic receptor (α1-AR) blockers, the most commonly used drugs for treatment of BPH, silodosin and tamsulosin have been associated significantly with ejaculatory dysfunction. Silodosin and tamsulosin lead to ejaculatory problems respectively 32.5 (p<0.0001) and 8.6 times (p=0.006) higher than placebo does. Other drugs in this class such as terazosin, alfuzosin and doxazosin have minimal effects on ejaculation. There seems to be a positive association between development of ejaculatory dysfunction and therapeutic efficacy of the α1-AR blockers. In addition to alterations in libido and penile erection, 5-alpha reductase inhibitors (5ARI) can cause ejaculatory dysfunction. The rate of abnormal ejaculation with finasteride and dutasteride is similar and three times more than placebo (p<0.0001). Abnormal ejaculation is more common with combination therapy of α1-...
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.